29 Ağustos 2013 Perşembe

2004 Sayılı İİK Madde 331 SANIĞA TEBLİĞ EDİLEN DURUŞMA DAVETİYESİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/3478

K. 2010/4400

T. 21.6.2010

• ALACAKLISINI ZARARA UĞRATMAK KASTİYLE MEVCUDUNU EKSİLTMEK ( Alacaklının Alacağını Alamadığının İspatlanamaması Nedeniyle İsnat Edilen Suçun Unsurlarıyla Birlikte Oluşmadığı )

• SANIĞA TEBLİĞ EDİLEN DURUŞMA DAVETİYESİ ( Yokluğunda Duruşma Yapılabileceğine İlişkin Açıklamanın Bulunmadığı Göz Ardı Edilerek Yokluğunda Yargılama Yapılarak Savunma Hakkının Kısıtlanması Suretiyle Mahkumiyetine Karar Verilemeyeceği )

• YOKLUKTA YARGILAMA YAPILMASI ( Sanığa Tebliğ Edilen Duruşma Davetiyesinde Yokluğunda Duruşma Yapılabileceğine İlişkin Açıklamanın Bulunmadığı Göz Ardı Edilerek Yokluğunda Yargılama Yapılarak Savunma Hakkının Kısıtlandığı )

2004/m.331

5237/m.52

ÖZET : Alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek suçundan sanığın ceza davasının dayanağı olan 3. İcra Müdürlüğü'nün icra dosyasında alacaklının borçlunun maaşı ve gayrimenkulleri üzerine konulan hacizlerin fekkini talep ettiği dikkate alındığında, alacaklının alacağını alamadığının ispatlanamaması nedeniyle isnat edilen suçun unsurlarıyla birlikte oluşmadığı gözetilmeksizin sanığın beraatı yerine cezalandırılmasına karar verilmesi,
Sanığa tebliğ edilen duruşma davetiyesinde, yokluğunda duruşma yapılabileceğine ilişkin açıklamanın bulunmadığı göz ardı edilerek yokluğunda yargılama yapılarak savunma hakkının kısıtlanması suretiyle mahkumiyetine karar verilmesi, yasaya aykırıdır.

DAVA : Alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek suçundan sanık İrfan'ın İİK'nun 331, TCK'nun 52. maddeleri gereğince 6 ay hapis ve 10.00.-TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde sanık vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C. Başsavcılığı'nın bozma istemli tebliğnamesiyle dosya daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak gereği görüşüldü:
KARAR : Sanığa isnat edilen suç, İİK'nun 331. maddesindeki, “Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek veya asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksiltirse, aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacaklı alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde, altı aydan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır” hükmü çerçevesinde, borçlu sanık vekili tarafından 04.12.2008 havale tarihli dilekçe ekinde sunulan 10.10.2007 tarihli ibraname ile ceza davasının dayanağı olan Küçükçekmece 3. İcra Müdürlüğü'nün 2005/8533 Esas sayılı icra dosyasında alacaklının 15.02.2009 tarihinde borçlunun maaşı ve gayrimenkulleri üzerine konulan hacizlerin fekkini talep ettiği dikkate alındığında, alacaklının alacağını alamadığının ispatlanamaması nedeniyle isnat edilen suçun unsurlarıyla birlikte oluşmadığı gözetilmeksizin sanığın beraatı yerine cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kabule göre de; sanığa tebliğ edilen duruşma davetiyesinde, yokluğunda duruşma yapılabileceğine ilişkin açıklamanın bulunmadığı göz ardı edilerek yokluğunda yargılama yapılarak savunma hakkının kısıtlanması suretiyle mahkumiyetine karar verilmesi,

yarx

SONUÇ : İsabetsiz olduğundan temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, 21.06.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder