2 Eylül 2013 Pazartesi

2004 Sayılı İİK Madde 341 ÇOCUK TESLİMİ EMRİNE MUHALEFET İçtihat

T.C.

YARGITAY

2. CEZA DAİRESİ

E. 2001/17091

K. 2002/6744

T. 18.4.2002

• ALIKOYMAK ( Sanığın Hukuk Mahkemesince Boşandığı Müşteki Eşine Velayet Hakkı Verilen Çocukları Annaye Vermeme Eyleminin Çocuk Teslimi Emrine Muhalefet Olması )

• ÇOCUK TESLİMİ EMRİNE MUHALEFET ( Sanığın Hukuk Mahkemesince Boşandığı Müşteki Eşine Velayet Hakkı Verilen Çocukları Annaye Vermeme Eylemi )

• VELAYET HAKKI ANAYA VERİLEN ÇOCUKLARIN SANIK TARAFINDAN ALIKONMASI ( Çocuk Teslimi Emrine Muhalefet Suçunun Oluşması )

765/m.182

2004/m.341

ÖZET : Hukuk mahkemesinden verilip kesinleşen boşanma ilamı ile velayet hakkı müşteki anneye verilmiş olan 1993 doğumlu oğlunu onbeş gün süre ile annesinin rızası ile yanına alan sanığın süre sonunda geri vermemesi şeklinde gerçekleşen olayda sanığın eyleminin İİK'nun 341.maddesi kapsamında değerlendirilmeli, görevsizlik kararı verilerek, dosya icra tetkik mercii hakimliğine gönderilmelidir.

2004 Sayılı İİK Madde 341 ÇOCUK TESLİMİNDEN KAÇINMA İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/1937

K. 2004/5080

T. 31.3.2004

• ÇOCUK TESLİMİNDEN KAÇINMA ( Bu Suçun Takibinin Şahsi Dava İkamesine Bağlı Olması )

• ŞAHSİ DAVA ( Çocuk Tesliminden Kaçınma suçu )

2004/m.341,349

ÖZET : İİK'nun 341. maddesinde öngörülen çocuk tesliminden kaçınma suçu takibi şahsi dava ikamesine bağlı suçlardandır.

2004 Sayılı İİK Madde 341 ÇOCUK TESLİMİNE MUHALEFET İçtihat

T.C.

YARGITAY

17. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/5880

K. 2004/8762

T. 8.7.2004

• ÇOCUKLA KİŞİSEL İLİŞKİ ( Tesis Edilecek Tarih ve Saat Belirli Olmadığından Çocuk Teslimine Muhalefet Suçunun Unsurlarının Oluşmadığı )

• ÇOCUK TESLİMİNE MUHALEFET ( İ.İ.K. Uyarınca Verilen Cezaların Para Cezası Veya Tedbire Çevrilemeyeceği )

• CEZANIN PARA CEZASI VEYA TEDBİRE ÇEVRİLEMEMESİ ( İ.İ.K. Uyarınca Verilen Cezalar - Çocuk Teslimine Muhalefet )

2004/m. 341

647/m. 4

ÖZET : 1- Sanığa tebliğ olunan 55 örnek icra emrinde, çocukla kişisel ilişki tesis edilecek tarih ve saat belirli olmadığından atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden mahkumiyet hükmü kurulması,
2- İİK. uyarınca verilen cezaların 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkındaki Kanun'un 4. maddesinde yazılı para cezasına veya tedbirlere çevrilemeyeceği gözetilmeden mahkumiyet hükmü kurulması, yasaya aykırıdır.

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/1204

K. 2011/4027

T. 4.7.2011

• ÖDEME ŞARTINI İHLAL SUÇU ( Sanığın İcra Dairesindeki Taahhüdünde Tüm Sürelerden Feragat Ettiği ve Takibin Kesinleştirilmesi Yönünde Bir Beyanının Bulunmaması Karşısında Borçlu Sanık Yönünden Takibin Kesinleşmemesi Nedeniyle Henüz Borçlu Duruma Düşmediği - Suçun Oluşmadığı )

• TAKİBİN KESİNLEŞMEMESİ ( Sanığın İcra Dairesindeki Taahhüdünde Tüm Sürelerden Feragat Ettiği ve Takibin Kesinleştirilmesi Yönünde Bir Beyanının Bulunmaması Karşısında Borçlu Sanık Yönünden Kesinleşmediği - Henüz Borçlu Duruma Düşmediğinden Ödeme Şartını İhlal Suçunun Oluşmadığı )

• ÖDEME EMRİNİN BORÇLUYA TEBLİĞ EDİLMEDEN İADE EDİLMİŞ OLMASI ( Sanığın İcra Dairesindeki Taahhüdünde de Tüm Sürelerden Feragat Ettiği ve Takibin Kesinleştirilmesi Yönünde Bir Beyanının Bulunmaması Karşısında Borçlu Sanık Yönünden Takibin Kesinleşmediği/Ödeme Şartını İhlal Suçunun Oluşmadığı )

2004/m.340

ÖZET : Sanık ve alacaklı vekilinin birlikte icra dairesine giderek, sanığın borcun tamamını faizi ve tüm masrafları ile ödeyeceğini taahhüt ettiği halde, taahhüdünü yerine getirmediğinden bahisle cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, icra müdürlüğü tarafından çıkarılan ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmeden iade edilmiş olması ve sanığın icra dairesindeki taahhüdünde de tüm sürelerden feragat ettiği ve takibin kesinleştirilmesi yönünde bir beyanının bulunmaması karşısında, borçlu sanık yönünden takibin kesinleşmemesi nedeniyle henüz borçlu duruma düşmediği, ödeme şartını ihlal suçunun sanığının ise borçlu olması gerektiği gözetilmeden mahkumiyete karar verilmesi isabetsizdir.

2004 Sayılı İİK Madde 340

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/1204

K. 2011/4027

T. 4.7.2011

• ÖDEME ŞARTINI İHLAL SUÇU ( Sanığın İcra Dairesindeki Taahhüdünde Tüm Sürelerden Feragat Ettiği ve Takibin Kesinleştirilmesi Yönünde Bir Beyanının Bulunmaması Karşısında Borçlu Sanık Yönünden Takibin Kesinleşmemesi Nedeniyle Henüz Borçlu Duruma Düşmediği - Suçun Oluşmadığı )

• TAKİBİN KESİNLEŞMEMESİ ( Sanığın İcra Dairesindeki Taahhüdünde Tüm Sürelerden Feragat Ettiği ve Takibin Kesinleştirilmesi Yönünde Bir Beyanının Bulunmaması Karşısında Borçlu Sanık Yönünden Kesinleşmediği - Henüz Borçlu Duruma Düşmediğinden Ödeme Şartını İhlal Suçunun Oluşmadığı )

• ÖDEME EMRİNİN BORÇLUYA TEBLİĞ EDİLMEDEN İADE EDİLMİŞ OLMASI ( Sanığın İcra Dairesindeki Taahhüdünde de Tüm Sürelerden Feragat Ettiği ve Takibin Kesinleştirilmesi Yönünde Bir Beyanının Bulunmaması Karşısında Borçlu Sanık Yönünden Takibin Kesinleşmediği/Ödeme Şartını İhlal Suçunun Oluşmadığı )

2004/m.340

ÖZET : Sanık ve alacaklı vekilinin birlikte icra dairesine giderek, sanığın borcun tamamını faizi ve tüm masrafları ile ödeyeceğini taahhüt ettiği halde, taahhüdünü yerine getirmediğinden bahisle cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, icra müdürlüğü tarafından çıkarılan ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmeden iade edilmiş olması ve sanığın icra dairesindeki taahhüdünde de tüm sürelerden feragat ettiği ve takibin kesinleştirilmesi yönünde bir beyanının bulunmaması karşısında, borçlu sanık yönünden takibin kesinleşmemesi nedeniyle henüz borçlu duruma düşmediği, ödeme şartını ihlal suçunun sanığının ise borçlu olması gerektiği gözetilmeden mahkumiyete karar verilmesi isabetsizdir.

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/1201

K. 2011/4024

T. 4.7.2011

• TAAHHÜDÜ İHLAL SUÇU ( Yasa ile Üç Aya Kadar Tazyik Hapis Cezası Öngörüldüğü - Tazyik Hapis Cezası Yerine Bir Ay Hafif Hapis Cezasına Hükmedilmesinin Hatalı Olduğu )

• TAZYİK HAPİS CEZASI ( Taahhüdü İhlal Suçunun Yaptırım Altına Alınmasının Borçlunun Yükümlülülğünü Yerine Getirme Amacına Yönelik Olduğu - Üç Ay Tazyik Hapsi Yerine Bir Aylık Hafif Hapis Cezasına Hükmedilmesinin Hatalı Olduğu Yeniden Kurulacak Hükmün Bir Aydan Fazla Olamayacağı )

2004/m. 340

ÖZET : Kanun ile taahhüdü ihlal suçu yaptırım altına alınmış olup, bununla borçlunun yükümlülüğünü yerine getirmesi halinde tahliye edilmesi amaçlandığından, borçlunun üç aya kadar tazyik hapsi cezası yerine bir ay hafif hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. Ancak yeniden kurulacak hükümde mahkemece tayin edilen bir aylık süreyi aşamayacağı nazara alınmalıdır.
DAVA : Taahhüdü ihlal eyleminden borçlunun, 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi uyarınca taahhüdü ihlal borcunu ödeyinceye kadar 1 ay hafif hapis ile cezalandırılmasına dair, Şişli 2. İcra Mahkemesi'nin 22.2.2007 tarihli ve 2006/4271 esas. 2007/370 Sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Tebliğname ile:
1- ) Suç tarihi itibariyle kanunda öngörülen cezanın "üç aya kadar tazyik hapsi" olduğu halde 1 ay hafif hapis cezasına hükmedilmek suretiyle karar verilmesinde.
2- ) Sanığın taahhüdünü içeren tutanakta ödenmesi gerekli toplam borç miktarı, tüm ferileri ile birlikte hesaplanıp açıkça gösterilmediğinden taahhüt hukuken geçersiz olup, atılı suç oluşmayacağından, sanığın beraati yerine yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemekle anılan hükümün 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 4.6.2008 gün ve 31158 Sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay C. Başsavcılığının 26.6.2008 gün ve K.Y.B.2008/131078 Sayılı tebliğnamesiyle talep edilmiş.
Dairemizce; talep edilen hususlarda inceleme yapılabilmesi için 10.11.2006 tarihli taahhüt tutanağının okunaklı suretinin veya aslının dosya içerisinde bulunması gerektiğinden, dosya geri çevrilmiş, eksiklik tamamlandıktan sonra yapılan inceleme sonunda: GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
KARAR : Şişli 3. İcra Müdürlüğünün 2006/10243 esas sayılı dosyasında borçlu sanığa gönderilen ve 11.4.2006 tarihinde tebliğ edilen icra emrinde borç miktarının 3.838, 95 TL olduğu, 10.11.2006 tarihinde haciz esnasında, icra memuru huzurunda, alacaklı vekilinin kabulüyle düzenlenen tutanakta, borç miktarının 4.710,00 TL. olarak gösterildiği, tutanağın beyan kısmında da borçlunun "... dosya borcunun 4.710,93 TL'sini 20.11.2006 tarihinde ödeyeceğim..." şeklinde taahhütde bulunması ve taahhütten bir gün önce 9.11.2006 tarihinde çıkarılan hesap tablosunda da dosya borcunun 4.710,93TL. olarak belirlenmesi karşısında, taahhütte bulunulan borç miktarının hiçbir kuşkuya yer verilmeden saptandığının ve taahhüdün usul ve yasaya uygun olduğunun kabulü gerekmektedir.
Ancak, borçluya isnat edilen eylem 1.6.2005 tarihli mükerrer Resmi Gazete'de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren 5358 Sayılı Kanun ile değişik İ.İ.K.nun 340. maddesinde "...üç aya kadar tazyik hapsi cezası ile, ..." yaptırım altına alınmış olup, bununla borçlunun yükümlülüğünü yerine getirmesi halinde tahliye edilmesi amaçlandığından, borçlunun üç aya kadar tazyik hapsi cezası yerine bir ay hafif hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. Ancak yeniden kurulacak hükümde mahkemece tayin edilen bir aylık süreyi aşamayacağı nazara alınmalıdır.
Açıklanan sebeplerle Yargıtay C. Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine atfen düzenlediği tebliğname kısmen yerinde görülmekle Şişli 2. İcra Mahkemesi'nin 22.2.2007 tarih, 2006/4271 esas ve 2007/370 Sayılı kararının BOZULMASINA, Bozma üzerine 5271 Sayılı C.M.K.nın 309/4-d maddesi gereğince yeniden uygulama yapılması gerektiğinden:

yarx

SONUÇ : Borçlunun İ.İ.K.nun 340. maddesi gereğince bir aya kadar tazyik hapsi cezası ile cezalandırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay C. Başsavcılığına tevdiine, 4.7.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

2004 Sayılı İİK Madde 341 ÇOCUK TESLİMİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

7. CEZA DAİRESİ

E. 2006/11529

K. 2008/50

T. 21.1.2008

• İHTİYATİ TEDBİR HAKKINDAKİ YASAL DÜZENLEMEYE MUHALEFET ( Çocuk Teslimi Hakkındaki Ara Kararlarına Aykırı Davranışın Bu Kapsamda Düzenlendiği ve Şikayete Tabi Olduğu )

• ÇOCUK TESLİMİ ( Hakkındaki Ara Kararlarına Aykırı Davranışın Bu Kapsamda Düzenlendiği ve Şikayete Tabi Olduğu - İhtiyati Tedbir Hakkındaki Yasal Düzenlemeye Muhalefet )

• ŞİKAYETE TABİ SUÇ ( İhtiyati Tedbir Hakkındaki Yasal Düzenlemeye Muhalefet - Çocuk Teslimi Hakkındaki Ara Kararlarına Aykırı Davranışın Bu Kapsamda Düzenlendiği ve Şikayete Tabi Olduğu )

• İHTİYATİ TEDBİR ( Hakkındaki Yasal Düzenlemeye Muhalefet - Çocuk Teslimi Hakkındaki Ara Kararlarına Aykırı Davranışın Bu Kapsamda Düzenlendiği ve Şikayete Tabi Olduğu )

• MAHKEME ARA KARARLARIYLA ALINAN TEDBİRE MUHALEFET ( Çocuk Teslimi Hakkındaki Ara Kararlarına Aykırı Davranışın Şikayete Tabi Olduğu )

• ARA KARAR ( Çocuk Teslimi Hakkındaki Ara Kararlarına Aykırı Davranışın Şikayete Tabi Olduğu )

1086/m.113/A

2004/m.341

ÖZET : Çocuk teslimine ilişkin mahkeme ara kararlarıyla alınan tedbire muhalefet suçlarının HUMK.nun 113/A maddesi kapsamındaki suçu oluşturduğu uygulaması yerleşmiş olmakla birlikte, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 4949 sayılı yasanın 96. maddesi ile İcra İflas Kanunu'nun 341. maddesinde yapılan değişiklik sonucu çocuk teslimi hakkındaki ara kararlarına aykırı davranışın bu madde kapsamında düzenlendiği ve şikayete tabi olduğu dikkate alınarak karar verilmesi gerekir.

2004 Sayılı İİK Madde 341 ÇOCUK TESLİMİ HAKKINDAKİ İLAMIN İCRASI İçtihat

T.C.

YARGITAY

7. CEZA DAİRESİ

E. 2007/15724

K. 2009/15869

T. 23.12.2009

• ÇOCUK TESLİMİ HAKKINDAKİ İLAMIN İCRASI ( Sırasında Çocuğu Gizleyen ya da İlamın veya Ara Kararının İcrasından Sonra Tekrar Kaçıran Borçlu İle Bu Fiillere Bilerek İştirak Edenler İki Aydan Altı Aya Kadar Hafif Hapis Cezası İle Cezalandırılacakları )

• ÇOCUĞU GİZLEYEN YA DA İLAMIN VEYA ARA KARARININ İCRASINDAN SONRA TEKRAR KAÇIRAN ( Borçlu İle Bu Fiillere Bilerek İştirak Edenler - İki Aydan Altı Aya Kadar Hafif Hapis Cezası İle Cezalandırılacakları )

• GÖREV ( Çocuk Teslimi Hakkındaki İlamların İcrası - Çocuğu Gizleyen ya da İlamın veya Ara Kararının İcrasından Sonra Tekrar Kaçıran Borçlu İle Bu Fiillere Bilerek İştirak Edenler Tetkik Mercii Tarafından İki Aydan Altı Aya Kadar Hafif Hapis Cezası İle Cezalandırılacakları )

2004/m.341

ÖZET : Çocuk teslimi hakkındaki ilamın veya ara kararının icrası sırasında çocuğu gizleyen Ya da ilamın veya ara kararının icrasından sonra tekrar kaçıran borçlu ile bu fiillere bilerek iştirak edenler, lehine hüküm verilmiş kimsenin şikayeti üzerine, tetkik mercii tarafından, iki aydan altı aya kadar hafif hapis cezası ile cezalandırılırlar. Davaya bakma görevinin tetkik merciine ait bulunduğu gözetilmelidir.

2004 Sayılı İİK Madde 340 TAAHHÜDÜ İHLAL SUÇU İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/1201

K. 2011/4024

T. 4.7.2011

• TAAHHÜDÜ İHLAL SUÇU ( Yasa ile Üç Aya Kadar Tazyik Hapis Cezası Öngörüldüğü - Tazyik Hapis Cezası Yerine Bir Ay Hafif Hapis Cezasına Hükmedilmesinin Hatalı Olduğu )

• TAZYİK HAPİS CEZASI ( Taahhüdü İhlal Suçunun Yaptırım Altına Alınmasının Borçlunun Yükümlülülğünü Yerine Getirme Amacına Yönelik Olduğu - Üç Ay Tazyik Hapsi Yerine Bir Aylık Hafif Hapis Cezasına Hükmedilmesinin Hatalı Olduğu Yeniden Kurulacak Hükmün Bir Aydan Fazla Olamayacağı )

2004/m. 340

ÖZET : Kanun ile taahhüdü ihlal suçu yaptırım altına alınmış olup, bununla borçlunun yükümlülüğünü yerine getirmesi halinde tahliye edilmesi amaçlandığından, borçlunun üç aya kadar tazyik hapsi cezası yerine bir ay hafif hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. Ancak yeniden kurulacak hükümde mahkemece tayin edilen bir aylık süreyi aşamayacağı nazara alınmalıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 340 TAKİBİN KESİNLEŞMEMESİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/1204

K. 2011/4027

T. 4.7.2011

• ÖDEME ŞARTINI İHLAL SUÇU ( Sanığın İcra Dairesindeki Taahhüdünde Tüm Sürelerden Feragat Ettiği ve Takibin Kesinleştirilmesi Yönünde Bir Beyanının Bulunmaması Karşısında Borçlu Sanık Yönünden Takibin Kesinleşmemesi Nedeniyle Henüz Borçlu Duruma Düşmediği - Suçun Oluşmadığı )

• TAKİBİN KESİNLEŞMEMESİ ( Sanığın İcra Dairesindeki Taahhüdünde Tüm Sürelerden Feragat Ettiği ve Takibin Kesinleştirilmesi Yönünde Bir Beyanının Bulunmaması Karşısında Borçlu Sanık Yönünden Kesinleşmediği - Henüz Borçlu Duruma Düşmediğinden Ödeme Şartını İhlal Suçunun Oluşmadığı )

• ÖDEME EMRİNİN BORÇLUYA TEBLİĞ EDİLMEDEN İADE EDİLMİŞ OLMASI ( Sanığın İcra Dairesindeki Taahhüdünde de Tüm Sürelerden Feragat Ettiği ve Takibin Kesinleştirilmesi Yönünde Bir Beyanının Bulunmaması Karşısında Borçlu Sanık Yönünden Takibin Kesinleşmediği/Ödeme Şartını İhlal Suçunun Oluşmadığı )

2004/m.340

ÖZET : Sanık ve alacaklı vekilinin birlikte icra dairesine giderek, sanığın borcun tamamını faizi ve tüm masrafları ile ödeyeceğini taahhüt ettiği halde, taahhüdünü yerine getirmediğinden bahisle cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, icra müdürlüğü tarafından çıkarılan ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmeden iade edilmiş olması ve sanığın icra dairesindeki taahhüdünde de tüm sürelerden feragat ettiği ve takibin kesinleştirilmesi yönünde bir beyanının bulunmaması karşısında, borçlu sanık yönünden takibin kesinleşmemesi nedeniyle henüz borçlu duruma düşmediği, ödeme şartını ihlal suçunun sanığının ise borçlu olması gerektiği gözetilmeden mahkumiyete karar verilmesi isabetsizdir.

2004 Sayılı İİK Madde 340 KANUN YOLLARINA BAŞVURU İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/1870

K. 2011/4413

T. 19.9.2011

• BORÇLUNUN ÖDEME ŞARTINI İHLALİ SUÇU ( Sanık Hakkında Verilen Hükmün Kanun Yararına Bozulması Talebi - Yerel Mahkeme Kararının Eksik Olduğu/Bu Eksikliklerin Eski Hale Getirme Sebeli Olabileceği/Yasa Yolu Başvurusunda Bulunulabileceği )

• KANUN YOLLARINA BAŞVURU ( Başvuru Şekli ve Başvuru Yapılmadığı Takdirde Hükmün Kesinleşeceğinin Tereddüte Yer Vermeyecek Şekilde Açıkça Gösterilmesi Gereği - Kanun Yolu, Süresi,Merciin de Belirtilmesi Gerektiği/Yasa Yolu )

• KARAR VE HÜKÜMLERİN İÇERİĞİ ( Başvurulabilecek Yasa Yolu, Süresi, Mercii ve Başvuru Şekli Tereddüte Yer Vermeyecek Şekilde Açıkça Gösterileceği - Aksi Halde Bu Durumun Eski Hale Getirme Nedeni Oluşturabileceği/Kanun Yollarına Başvuru )

• İTİRAZ SÜRESİNİN BAŞLANGICININ KARARDA BELİRTİLMEMESİ ( Başvuru Şekli ve Kanun Yollarına Başvuru Olmadığı Takdirede Hükmün Kesinleşeceğinin Tereddüte Yer Vermeyecek Şekilde Açıkça Gösterilmesi Gereği - Borçlunun Ödeme Şartını İhlali )

• KARARIN KESİNLEŞMESİ ( İnfaz İçin Gönderilen Kararın Kesinleşip Kesinleşmediği Hususunda Cumhuriyet Başsavcılığının Talebi Üzerine Verilen Aynı Mahkemenin Ek Kararına Yönelik İtirazın Kabulü - İtirazın Reddine Karar Verilemeyeceği )

2004/m. 340

5271/m. 34/2,213/2,232/6

2709/m. 40/2

ÖZET : Borçlunun ödeme şartını ihlali suçundan sanık hakkında verilen hükmün kanun yararına bozma talebini içeren Yargıtay C.Başsavcılığının tebliğnamesiyle dava dosyası Daireye gönderilmekle dosya incelenmiştir. Karar ve hükümlerde, başvurulabilecek yasa yolu, süresi, mercii ve başvuru şekli tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmelidir. Aksi halde, bu durum, eski hale getirme nedeni oluşturur. Yerel mahkemelerce "hüküm ve kararlardaki bu eksiklikler, meşruhatlı duyuruyla taraflara bildirilmek suretiyle, tarafların eski hale getirme talebi ve bu sürede yasa yolu başvurusunda bulunmalarına olanak sağlanmalıdır." şeklinde verilen karar dikkate alındığında, söz konusu kararda itiraz süresinin başlangıcının, başvuru şekli ve kanun yollarına başvurulmadığı takdirde hükmün kesinleşeceğinin tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmediği gibi kanun yolu, süresi, mercii, başvuru şekli ve kanun yollarına başvurulmadığı takdirde hükmün kesinleşeceğinin açıkça gösterildiği meşruhatlı davetiye de gönderilmediği, kararın kesinleşmemesi sebebiyle, infaz için gönderilen kararın kesinleşip kesinleşmediği hususuna yönelik Cumhuriyet Başsavcılığının talebi üzerine verilen aynı Mahkemenin ek kararına yönelik itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi isabetsizdir.

2004 Sayılı İİK Madde 340 DİSİPLİN HAPSİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/1068

K. 2012/1208

T. 14.2.2012

• ÖDEME ŞARTINI İHLAL ( Nafaka Alacakları Hariç Alacak Miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu Tarafından Her Yıl Belirlenen Aylık En Yüksek Brüt Asgari Ücret Tutarının Altında Kalan Takiplerde Bu Kanunda Öngörülen Disiplin ve Tazyik Hapsi Uygulanmayacağı )

• TAZYİK HAPSİ ( Ödeme Şartını İhlal - Nafaka Alacakları Hariç Alacak Miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu Tarafından Her Yıl Belirlenen Aylık En Yüksek Brüt Asgari Ücret Tutarının Altında Kalan Takiplerde Uygulanmayacağı/Alacak Miktarının Tespitinde Masrafların Dahil Edilmeyeceği )

• DİSİPLİN HAPSİ ( Ödeme Şartını İhlal - Nafaka Alacakları Hariç Alacak Miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu Tarafından Her Yıl Belirlenen Aylık En Yüksek Brüt Asgari Ücret Tutarının Altında Kalan Takiplerde Uygulanmayacağı )

2004/m.340,354

ÖZET : 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 6. maddesi ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 354. maddesine eklenen 4. fıkrasında, "Nafaka alacaklarına ilişkin takipler hariç, alacak miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından her yıl belirlenen aylık en yüksek brüt asgari ücret tutarının altında kalan takiplerde bu Kanunda öngörülen disiplin ve tazyik hapsi uygulanmaz" şeklinde getirilen düzenleme ile alacak miktarı her yıl belirlenen aylık en yüksek brüt asgari ücret tutarının altında kalan takipler esas alınmıştır.
Yasanın, yürürlüğe girdiği tarih itibariyle geçerli olan brüt asgari ücret miktarının altında kalan alacak miktarlarına ilişkin takipler nedeniyle yapılan şikayetler sonucu verilen ( nafaka alacaklarına ilişkin takipler hariç ) disiplin ve tazyik hapsi cezaları hakkında uygulanması gerekecektir. Buradaki alacak miktarından ne anlaşılması gerektiğinin saptanması zorunlu hale gelmiştir. Asıl alacağın, takibe konulan ve üzerine masraf, faiz ve vekalet ücreti gibi meblağların ilave edilmediği miktar olduğunun kabulü gerekmektedir.

2004 Sayılı İİK Madde 340 TAZYİK HAPSİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/1138

K. 2012/1207

T. 14.2.2012

• TAZYİK HAPSİ ( Ödeme Şartını İhlal - Nafaka Alacakları Hariç Alacak Miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu Tarafından Her Yıl Belirlenen Aylık En Yüksek Brüt Asgari Ücret Tutarının Altında Kalan Takiplerde Uygulanmayacağı/Alacak Miktarının Tespitinde Masrafların Dahil Edilmeyeceği )

• DİSİPLİN HAPSİ ( Ödeme Şartını İhlal - Nafaka Alacakları Hariç Alacak Miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu Tarafından Her Yıl Belirlenen Aylık En Yüksek Brüt Asgari Ücret Tutarının Altında Kalan Takiplerde Uygulanmayacağı )

• ÖDEME ŞARTINI İHLAL ( Nafaka Alacakları Hariç Alacak Miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu Tarafından Her Yıl Belirlenen Aylık En Yüksek Brüt Asgari Ücret Tutarının Altında Kalan Takiplerde Bu Kanunda Öngörülen Disiplin ve Tazyik Hapsi Uygulanmayacağı )

• ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA KALAN ALACAK ( Disiplin ve Tazyik Hapsi Cezalarına İtiraz - Alacak Miktarının Lehe Yasanın Yürürlüğe Girdiği Tarih İtibariyle Altında Kalması Nedeniyle İtirazın Kabulü Gerektiği )

2004/m.340,354

ÖZET : 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 6. maddesi ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 354. maddesine eklenen 4. fıkrasında, "Nafaka alacaklarına ilişkin takipler hariç, alacak miktarı Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından her yıl belirlenen aylık en yüksek brüt asgari ücret tutarının altında kalan takiplerde bu Kanunda öngörülen disiplin ve tazyik hapsi uygulanmaz" şeklinde getirilen düzenleme ile alacak miktarı her yıl belirlenen aylık en yüksek brüt asgari ücret tutarının altında kalan takipler esas alınmıştır.
Yasanın, yürürlüğe girdiği tarih itibariyle geçerli olan brüt asgari ücret miktarının altında kalan alacak miktarlarına ilişkin takipler nedeniyle yapılan şikayetler sonucu verilen ( nafaka alacaklarına ilişkin takipler hariç ) disiplin ve tazyik hapsi cezaları hakkında uygulanması gerekecektir. Buradaki alacak miktarından ne anlaşılması gerektiğinin saptanması zorunlu hale gelmiştir. Dairemizce de benimsenen yüksek 12. Hukuk Dairesinin yerleşik uygulamalarına göre asıl alacağın, takibe konulan ve üzerine masraf, faiz ve vekalet ücreti gibi meblağların ilave edilmediği miktar olduğunun kabulü gerekmektedir. Somut olaya bakıldığında, alacak miktarının lehe yasanın yürürlüğe girdiği tarih itibariyle geçerli olan brüt asgari ücret miktarının altında kalması nedeniyle itirazın kabulü gerekir.

2004 Sayılı İİK Madde 340 SAVCILIĞIN İTİRAZININ SANIĞIN LEHİNE OLMASI İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/1128

K. 2012/1751

T. 21.2.2012

• ÖDEME ŞARTINI İHLAL ( C. Savcısının İtirazının Şikayetçinin Şikayet Hakkına Yönelik Olmayıp Sanığın Lehine Olduğu - İcra Ceza Mahkemelerince Verilen Kararlara Karşı C. Başsavcılığının İtiraz Yetkisi Bulunduğundan İcra Mahkemesince İtirazın Esastan İncelenmesi Gerektiği )

• SAVCILIĞIN İTİRAZININ SANIĞIN LEHİNE OLMASI ( İcra Ceza Mahkemelerince Verilen Kararlara Karşı C. Başsavcılığının İtiraz Yetkisi Bulunduğundan İtiraz Mercii İcra Mahkemesince İtirazın Esastan İncelenmesi Gerektiği - Ödeme Şartını İhlal )

• İTİRAZ YETKİSİ ( Ödeme Şartını İhlal - C. Savcısının İtirazının Şikayetçinin Şikayet Hakkına Yönelik Olmayıp Sanığın Lehine Olduğu/İcra Ceza Mahkemelerince Verilen Kararlara Karşı C. Başsavcılığının İtiraz Yetkisi Bulunduğu/İtirazın Esastan İnceleneceği )

2004/m.340,352,353

5271/m.260

ÖZET : 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun "Karar" başlıklı 352. maddesinin birinci fıkrasında; "İcra mahkemesi iki tarafın ifadelerini ve bütün delillerini ve iddia ve müdafaalarını dinledikten sonra nihayet beş gün içinde kararını verir ve hulasasını Cumhuriyet savcısına bildirir.", aynı Kanunun "itiraz" başlıklı 353.maddesinin ikinci fıkrasında da; "İcra mahkemesinin bu Bapta yer alan suçlardan dolayı verdiği hükümlerle ilgili olarak 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun kanun yollarına ilişkin hükümleri uygulanır.", hükmü ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun "Kanun yollarına başvurma hakkı" başlıklı 260. maddesinin birinci fıkrasında ise; "Hakim ve mahkeme kararlarına karşı Cumhuriyet Savcısı, şüpheli, sanık ve bu Kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır." şeklindeki hükümleri ile Cumhuriyet savcısının itirazının şikayetçinin şikayet hakkına yönelik olmayıp sanığın lehine olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, somut olayda; icra ceza mahkemelerince verilen kararlara karşı Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yetkisinin bulunduğundan, itiraz mercii İcra Mahkemesince itirazın esastan incelenmesi yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi isabetsizdir.

2004 Sayılı İİK Madde 340 TAZYİK HAPSİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/3742

K. 2012/5200

T. 11.6.2012

• ÖDEME ŞARTINI İHLAL (Tazyik Hapsine İtiraz - Alacaklı Vekilince “Borçlunun Haciz Tutanağında Belirttiği Ödeme Taahhüdünün Kabul Edildiği ve Taahhüt Tarihine Kadar İşleyecek Faizden Feragat Edildiği”ne İlişkin Kabulünün Kabul Muhtırası Şeklinde Borçlu Sanığa Tebliğ Edildiği/Taahüdün Geçerli Olması Nedeniyle İtirazın Reddi Gerektiği)

• TAZYİK HAPSİ (Ödeme Şartını İhlal - Borçlunun Haciz Tutanağında Belirttiği Ödeme Taahhüdünü Kabul Ettiği/Taahüdün Geçerli Olması Nedeniyle İtirazın Reddi Gerektiği)

• TAAHHÜT TUTANAĞI (Tazyik Hapsine İtiraz - Alacaklı Vekilince “Borçlunun Haciz Tutanağında Belirttiği Ödeme Taahhüdünün Kabul Edildiği ve Taahhüt Tarihine Kadar İşleyecek Faizden Feragat Edildiği”ne İlişkin Kabulünün Kabul Muhtırası Şeklinde Borçlu Sanığa Tebliğ Edildiği/Taahüdün Geçerli Olması Nedeniyle İtirazın Reddi Gerektiği)

2004/m.340

ÖZET : Dava, ödeme şartını ihlal suçundan sanığın üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair Mahkeme kararına itiraza ilişkindir.
Somut olayda taahhüt tutanağında, takip toplamı, vekalet, faiz ve harç miktarlarının ayrı ayrı gösterildiği, alacaklı vekilince, “borçlunun haciz tutanağında belirttiği ödeme taahhüdünün kabul edildiği ve taahhüt tarihine kadar işleyecek faizden feragat edildiği”ne ilişkin kabulünün, kabul muhtırası şeklinde borçlu sanığa tebliğ edilmesi karşısında, taahüdün geçerli olması nedeniyle itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

2004 Sayılı İİK Madde 340 ÖDEME ŞARTINI İHLAL SUÇU İçtihat

T.C.

YARGITAY

11. CEZA DAİRESİ

E. 2013/6656

K. 2013/4666

T. 21.3.2013

• ÖDEME ŞARTINI İHLAL SUÇU ( Disiplin veya Tazyik Hapsinin Hapis Cezası Değil Disiplin Hapsi Olduğu - Hükümlünün Cezasının Bakiye Kalan Kısmının Denetimli Serbestlik Yoluyla İnfaz Edilemeyeceği/İcra Ceza Mahkemesinin Disiplin Hapsi Kararının Uygulanacağı )

• DİSİPLİN VEYA TAZYİK HAPSİ ( Disiplin veya Tazyik Hapsinin Hapis Cezası Değil Disiplin Hapsi Olduğu/Ödeme Şartının İhlali Suçu - Hükümlünün Cezasının Bakiye Kalan Kısmının Denetimli Serbestlik Yoluyla İnfaz Edilemeyeceği/İcra Ceza Mahkemesinin Disiplin Hapsi Kararının Uygulanacağı )

• DENETİMLİ SERBESTLİK TEDBİRİ UYGULANARAK BAKİYE KALAN HÜKMÜN İNFAZI ( Disiplin veya Tazyik Hapsinin Hapis Cezası Değil Disiplin Hapsi Olduğu/Ödeme Şartının İhlali Suçu - 3 Aylık Tazyik Hapsinin Uygulanacağı/Hükmün Tedbir Uygulanarak İnfaz Edilemeyeceği )

• KAZANILMIŞ HAK ( İnfaza İlişkin Hususların Kazanılmış Hak Oluşturmayacağı - 3 Aylık Tazyik Hapsinin Uygulanacağı/Bakiye Kalan Hükmün Denetimli Serbestlik Tedbiri Uygulanarak İnfaz Edilemeyeceği )

• BAKİYE KALAN HÜKMÜN DENETİMLİ SERBESTLİK TEDBİRİ UYGULANARAK İNFAZI ( Ödeme Şartını İhlal/Disiplin veya Tazyik Hapsinin Hapis Cezası Değil Disiplin Hapsi Olduğu - Hükümlünün Cezasının Bakiye Kalan Kısmının Denetimli Serbestlik Yoluyla İnfaz Edilemeyeceği )

5237/m. 45

5271/m. 2

5275/m. 105/A, Geç.3

2004/m. 340

ÖZET : Ödeme şartını ihlal suçundan sanık 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmıştır. Uyuşmazlık koşullu salıverilme tarihine kadar bakiye hükmün denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infaz edilip edilmeyeceğidir. Disiplin ve tazyik hapsinin bir "hapis" cezası olmadığı, disiplin hapsi kavramı içinde kaldığı ve kısmi bir düzeni korumak amacıyla getirildiği, kişinin kendisinden beklenen yükümlülüğü yerine getirdiği takdirde de serbest kalacağının anlaşılmasına göre, 5275 sayılı Kanun'a 6291 sayılı Kanun'un 1 ve 2. maddeleri ile eklenen geçici 3 ve 105/A maddeleri ile 6411 sayılı Kanun'un 13. maddesi ile eklenen geçici 4. maddesiyle getirilen hükümlülerin cezalarının bir kısmının denetimli serbestlik cezasına mahkum olan hükümlüler yönünden uygulanması gerekeceği cihetle, itirazın bu yönden kabulüne karar verilmesi gerekir. İnfaza ilişkin hususların kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek İcra Ceza Mahkemesince verilen kararın infazı gerekir.

2004 Sayılı İİK Madde 339 MAL BEYANINDAN SONRA MAL VE KAZANÇTAKİ ARTIŞI BİLDİRMEMEK İçtihat

T.C.

YARGITAY

17. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/13285

K. 2005/795

T. 7.2.2005

• MAL BEYANINDAN SONRA MAL VE KAZANÇTAKİ ARTIŞI BİLDİRMEMEK ( Suçun TCK.’nun 102/6. Ve 105/2. Maddelerinde Gösterilen Zamanaşımına Tabi Olduğu )

• ZAMANAŞIMI ( Mal Beyanında Sonra Mal Ve Kazançtaki Artışı Bildirmemek Suçunun TCK.’nun 102/6. Ve 105/2. Maddelerindeki Süreye Tabi Olduğu - Beraat Kararının Niteliği İtibariyle Zamanaşımını Kesmediği )

• BERAAT KARARI ( Niteliği İtibariyle Zamanaşımını Kesmediği - Mal Beyanında Sonra Mal Ve Kazançtaki Artışı Bildirmemek Suçunun TCK.’nun 102/6. Ve 105/2. Maddelerinde Gösterilen Zamanaşımına Tabi Olduğu )

2004/m.339

ÖZET : Mal beyanında sonra mal ve kazançtaki artışı bildirmemek suçunun TCK.nun 102/6. ve 105/2. maddelerinde gösterilen zamanaşımına tabidir. Beraat kararının niteliği itibariyle zamanaşımını kesmez.
DAVA : Mal beyanında sonra mal ve kazançtaki artışı bildirmemekten sanık Meserret'in yapılan yargılaması sonunda; Beraatine dair BURSA 1.İcra Ceza Mahkemesinden verilen 28.4.2004 gün ve 2003/3816 esas 2004/1902 karar sayılı hükmün süresi içinde, Yargıtay'ca incelenmesi müşteki vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından 1.12.2004 günü daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:

2004 Sayılı İİK Madde 339 HAKSIZ MAL EDİNME İçtihat

T.C.

YARGITAY

7. CEZA DAİRESİ

E. 2006/7187

K. 2007/5352

T. 4.7.2007

• GERÇEĞE AYKIRI MAL BEYANINDA BULUNMA ( Sanığın Dört Yıl İçinde Verdiği Üç Ayrı Mal Beyanında Gerçeğe Aykırı Bildirimlerde Bulunması Nedeniyle Suçun Sabit Olması )

• HAKSIZ MAL EDİNME ( Sanığın Mal Varlığı İle Yasal ve Genel Ahlaka Uygun Gelirleri Karşılaştırılarak Edinimlerinin Tamamının veya Bir Kısmının Haksız Mal Edinme Niteliğinde Olup Olmadığının Üç Kişilik Bilirkişi Heyetine Tespit Ettirilmesi Gereği )

• BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ ( Sanığın Mal Varlığı İle Yasal ve Genel Ahlaka Uygun Gelirleri Karşılaştırılarak Edinimlerinin Tamamının veya Bir Kısmının Haksız Mal Edinme Niteliğinde Olup Olmadığının Üç Kişilik Bilirkişi Heyetine Tespit Ettirilmesi Gereği )

2004/m.338, 339

3628/m.4

ÖZET : Sanığın dört yıl içinde verdiği üç ayrı mal beyanında gerçeğe aykırı bildirimlerde bulunduğu sabit olduğuna göre, suçun unsurlarının oluşmadığından bahisle beraat kararı verilemez.
Sanığın mal varlığı ile yasal ve genel ahlaka uygun gelirleri karşılaştırılarak edinimlerinin tamamının veya bir kısmının haksız mal edinme niteliğinde olup olmadığının üç kişilik bilirkişi heyetine tespit ettirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.

2004 Sayılı İİK Madde 338 HACİZ İHBARNAMESİNE İTİRAZ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/5197

K. 2010/6449

T. 8.11.2010

• GERÇEĞE AYKIRI BEYANDA BULUNMAK ( Ltd. Şti'nin Asıl Borçlu Şirkete İtiraz Tarihinde Borcu Olup Olmadığı Konusunda Uzman Elektrikçi Muhasebeci ve Hukukçudan Oluşan Bilirkişi Kurulundan Yapılan İşin Miktarı Ödemeleri İçeren Defter Kayıt ve Banka Hesapları Üzerinde Karşılaştırmalı İnceleme Yaptırılması Gerektiği )

• BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ ( Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - Ltd. Şti'nin Asıl Borçlu Şirkete İtiraz Tarihinde Borcu Olup Olmadığı Konusunda Uzman Elektrikçi Muhasebeci ve Hukukçudan Oluşan Bilirkişi Kurulundan Karşılaştırmalı İnceleme Yaptırılması Gerektiği )

• HACİZ İHBARNAMESİNE İTİRAZ ( Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - Ltd. Şti'nin Asıl Borçlu Şirkete İtiraz Tarihinde Borcu Olup Olmadığı Konusunda Uzman Elektrikçi Muhasebeci ve Hukukçudan Oluşan Bilirkişi Kurulundan Yapılan İşin Miktarı Ödemeleri İçeren Defter Kayıt ve Banka Hesapları Üzerinde Karşılaştırmalı İnceleme Yaptırılması Gerektiği )

2004/m.89/4,338/1

ÖZET : DAVA : Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık Ayhan D.'nin İ.İ.K.nun 338/1, T.C.K.nun 51/1-b, maddeleri gereğince 3 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve verilen cezanın ertelenmesine, İ.İ.K.nun 89/4. maddesi gereğince 16.114.68 TL tazminatın 11.2.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde sanık vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak, Gereği görüşüldü:

2004 Sayılı İİK Madde 338 DAVA VE CEZANIN DÜŞECEĞİ SEBEPLER İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/5180

K. 2010/6778

T. 22.11.2010

• GERÇEĞE AYKIRI BEYANDA BULUNMAK SUÇU ( Sanıklar Hakkında 3 Ay Hapis Cezası ve Tazminat Kararı - 2004 S. Kanun Md. 354'te Yazılı Sebeplerlerden Dava ve Cezanın Düşeceğinin Kararda Belirtilmesi Gerektiği )

• DAVA VE CEZANIN DÜŞECEĞİ SEBEPLER ( Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak Suçu - 2004 S. Kanun Md. 354'te Yazılı Sebeplerlerden Dava ve Cezanın Düşeceğinin Kararda Belirtileceği )

2004/m.338, 354

ÖZET : Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanıklar hakkında ayrı ayrı 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmaları ve tazminatın sanıklardan alınıp müştekiye verilmesine karar verilmiş ise de dava ve cezanın İcra ve İflas Kanunu 354. maddesinde yazılı sebeplerden düşeceğinin kararda belirtilmesi gözetilmelidir.

2004 Sayılı İİK Madde 338 GERÇEĞE AYKIRI BEYANDA BULUNMAK İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/3987

K. 2011/2610

T. 11.5.2011

• GERÇEĞE AYKIRI BEYANDA BULUNMAK ( Taşınmazların Diğer Hacizli Dosya Alacaklarını Karşıladıktan Sonra Bu Takip Dosyası Borcu Yönünden Alacaklıyı Tatmin Edebilecek Miktarda Bir Paranın Kalıp Kalmayacağı Yönünde Bir İnceleme Yapılması Gerektiği)

• MAL BEYANI DİLEKÇESİNİN BİLDİRİLMEMESİ ( Taşınmazlarının Üzerinde Başka Dosyalardan Dolayı Acele El Koyma Kararı ve Hacizlerin Bulunduğu - Takip Dosyası Borcu Yönünden Alacaklıyı Tatmin Edebilecek Miktarda Bir Paranın Kalıp Kalmayacağı Yönünde Bir İnceleme Yapılması Gerektiği)

• TAŞINMAZ ÜZERİNDE ACELE EL KOYMA KARARI BULUNMASI ( Takip Dosyası Borcu Yönünden Alacaklıyı Tatmin Edebilecek Miktarda Bir Paranın Kalıp Kalmayacağı Yönünde Bir İnceleme Yapılması Gerektiği - Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak)

2004/m.338,349

ÖZET : Sanığın mal beyanı dilekçesinde bildirmediği taşınmazlarının üzerinde başka dosyalardan dolayı acele el koyma kararı ve hacizlerin bulunduğunun anlaşılması nedeniyle, taşınmazların ve hacizli takip dosyalarının değerleri belirlenerek taşınmazların diğer hacizli dosya alacaklarını karşıladıktan sonra bu takip dosyası borcu yönünden alacaklıyı tatmin edebilecek miktarda bir paranın kalıp kalmayacağı yönünde bir inceleme yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi gerekir.

2004 Sayılı İİK Madde 338 HACİZLİ TAŞINMAZLARIN BİLDİRİLMEMESİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/951

K. 2011/3645

T. 17.6.2011

• GERÇEĞE AYKIRI BEYANDA BULUNMAK (Sanığın Hacizli de Olsa Taşınmazlarını Bildirmemiş Olması Üzerine Atılı Suçun Oluşumu İçin Yeterli Olduğundan Taşınmazların Değeri ve Hacizli Dosya Alacaklarının Miktarının Saptanması Gerektiği)

• HACİZLİ TAŞINMAZLARIN BİLDİRİLMEMESİ (Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - Sanığın Hacizli de Olsa Taşınmazlarını Bildirmemiş Olması Üzerine Atılı Suçun Oluşumu İçin Yeterli Olduğundan Taşınmazların Değeri ve Hacizli Dosya Alacaklarının Miktarının Saptanması Gerektiği)

• TAŞINMAZLARI BİLDİRMEMEK (Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - Sanığın Hacizli de Olsa Taşınmazlarını Bildirmemiş Olması Üzerine Atılı Suçun Oluşumu İçin Yeterli Olduğundan Taşınmazların Değeri ve Hacizli Dosya Alacaklarının Miktarının Saptanması Gerektiği)

2004/m.338

ÖZET : Sanığın hacizli de olsa taşınmazlarını bildirmemiş olması üzerine atılı suçun oluşumu için yeterli olduğundan taşınmazların değeri ve hacizli dosya alacaklarının miktarının saptanmasına ve söz konusu mal beyanında 4 tonluk saç kasa römorkun gösterilmiş olması ve sonradan üzerine haciz konulmuş bulunması karşısında tebliğnamedeki bozma istemine iştirak edilmemiştir.

2004 Sayılı İİK Madde 338 TEBLİGAT İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/7845

K. 2012/2265

T. 13.3.2012

• GERÇEĞE AYKIRI BEYANDA BULUNMAK ( Üçüncü Şahıs Sanığın Adı Geçen Amcası İle Aynı Adreste Birlikte Oturup Oturmadığı ve Buna Göre Yapılan Tebligatın Geçerli Olup Olmadığı Saptanarak Karar Verileceği )

• BİRLİKTE OTURMA ( Tebligatın Geçerliliği - Üçüncü Şahıs Sanığın Amcası ile Birlikte Oturduğunun Anlaşılması Halinde Alacağın Temlikinden Haberdar Olduğunun Kabulünün Gerektiği Göz Önüne Alınarak Karar Verileceği - Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak )

• TEBLİGAT ( Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - Üçüncü Şahıs Sanığın Adı Geçen Amcası İle Aynı Adreste Birlikte Oturup Oturmadığı ve Buna Göre Yapılan Tebligatın Geçerli Olup Olmadığı Saptanarak Karar Verileceği )

2004/m. 89, 338

ÖZET : Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanık yargılanmıştır. Üçüncü şahıs sanığın adı geçen amcası ile aynı adreste birlikte oturup oturmadığı, buna göre yapılan tebligatın geçerli olup olmadığı saptanarak, birlikte oturduğunun anlaşılması halinde alacağın temlikinden haberdar olduğunun kabulünün gerektiği göz önüne alınarak sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekir.

2004 Sayılı İİK Madde 338 ARACINI MAL BEYANINDA BİLDİRMEMEK İçtihat

T.C.

YARGITAY

11. CEZA DAİRESİ

E. 2012/17484

K. 2013/829

T. 17.1.2013

• GERÇEĞE AYKIRI BEYANDA BULUNMAK ( Taşınmazın Değerinin Diğer Dosyalardaki Borçları Karşılayıp Karşılamadığının Tespit Edileceği - Karşılamıyorsa ya da Ancak Karşılıyorsa Atılı Suçun Oluşmayacağı )

• ARACINI MAL BEYANINDA BİLDİRMEMEK ( Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - Taşınmazın Değerinin Diğer Dosyalardaki Borçları Karşılayıp Karşılamadığının Tespit Edileceği - Karşılamıyorsa ya da Ancak Karşılıyorsa Atılı Suçun Oluşmayacağı )

• MAL BEYANINDA ARACI BİLDİRMEMEK ( Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - Taşınmazın Değerinin Diğer Dosyalardaki Borçları Karşılayıp Karşılamadığının Tespit Edileceği - Karşılamıyorsa ya da Ancak Karşılıyorsa Atılı Suçun Oluşmayacağı )

2004/m.338

ÖZET : Sanığın, mal beyanında bildirmediği adına kayıtlı araç üzerinde başka icra takip dosyalarından dolayı da hacizlerin bulunduğunun anlaşılması karşısında, taşınmazın değerinin diğer dosyalardaki borçları karşılayıp karşılamadığı tespit edilip, karşılamadığı yada ancak karşıladığının belirlenmesi durumunda atılı suçun oluşmayacağı, karşıladıktan sonra takip konusu dosya borcuna yetecek bir meblağın kalması durumunda ise suçun oluşacağı gözetilmelidir.

2004 Sayılı İİK Madde 338 KOVUŞTURMA GİDERLERİ ÖDENEĞİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/5238

K. 2010/7170

T. 6.12.2010

• GERÇEĞE AYKIRI MAL BEYANINDA BULUNMAK (Bozma Kararı Gereklerini Yerine Getirmek İçin Masrafların İleride Haksız Çıkacak Taraftan Alınmak Üzere Kovuşturma Giderleri Ödeneğinden Karşılanması Gereği - Müşteki Vekilinin Yargılama Giderini Karşılamadığı Gerekçesiyle Beraat Kararı Verilemeyeceği)

• KOVUŞTURMA GİDERLERİ ÖDENEĞİ (Müşteki Vekilinin Yargılama Giderini Karşılamadığı Gerekçesiyle Beraat Karar Verilemeyeceği - Bozma Kararı Gereklerini Yerine Getirmek İçin Masrafların İleride Haksız Çıkacak Taraftan Alınmak Üzere Bu Ödenekden Karşılanması Gereği)

• BOZMA GEREKLERİNİ YERİNE GETİRMEK İÇİN MASRAFLAR (İleride Haksız Çıkacak Taraftan Alınmak Üzere Kovuşturma Giderleri Ödeneğinden Karşılanması Gereği - Müşteki Vekilinin Yargılama Giderini Karşılamadığı Gerekçesiyle Beraat Kararı Verilemeyeceği/Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak)

2004/m. 338

ÖZET : Mahkemece sanığın beraatine ilişkin verilen karar Dairece bozulmasına ve mahkemece bozma kararına uyulmasına karar verilmesine rağmen, bozma kararı gereklerini yerine getirmek için gereken masrafların ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere kovuşturma giderleri ödeneğinden karşılanması gerekirken müşteki vekilinin yargılama giderini karşılamadığı gerekçesiyle sanığın beraatine karar verilmesi isabetsizdir.

2004 Sayılı İİK Madde 338 GERÇEĞE AYKIRI BEYANDA BULUNMAK İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/7656

K. 2011/14

T. 24.1.2011

• GERÇEĞE AYKIRI BEYANDA BULUNMAK ( 5237 S.K.'da Yer Alan Zararın Giderilmesi Karşılığında Kısa Süreli Hapis Cezasının Seçenek Yaptırıma Çevrilmesi Hükmünün 2004 S.K. Md. 354'ün Tatbikinin Gerektiği Hallerde Uygulanamayacağı )

• HAPİS CEZASININ SEÇENEK YAPTIRIMA ÇEVRİLMESİ ( Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - 5237 S.K.'da Yer Alan Zararın Giderilmesi Karşılığında Kısa Süreli Hapis Cezasının Seçenek Yaptırıma Çevrilmesi Hükmünün 2004 S.K. Md. 354'ün Tatbikinin Gerektiği Hallerde Uygulanamayacağı )

• ZARARIN TAMAMEN TAZMİNİ ( Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - Kısa Süreli Hapis Cezası Zararın Giderilmesi Karşılığında Seçenek Yaptırıma Çevrilirken İnfazda Kuşkuya Yer Vermeyecek Şekilde Tazmini Gereken Miktarın Belirtilmesi Gerektiği )

• TAZMİN EDİLECEK MİKTARIN BELİRTİLMEMESİ ( Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunmak - Kısa Süreli Hapis Cezası Zararın Tamamen Giderilmesi Karşılığında Seçenek Yaptırıma Çevrilirken İnfazda Kuşkuya Yer Vermeyecek Şekilde Tazmini Gereken Miktarın Belirtilmesi Gerektiği )

2004/m.338, 354

ÖZET : Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçunda; sanık hakkında verilen hapis cezasının, zararın giderilmesi sonucu hapis cezasının seçenek yaptırıma çevrilmesi seçeneğinin İİK'nun 354. maddesinin tatbikinin gerektiği hallerde uygulanamayacağı gözetilmeksizin zararın tamamen tazmini suretiyle giderilmesi seçenek yaptırımına çevrilmesine karar verilmesi,
Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının "mağdurun uğradığı zararın tamamen tazmini suretiyle giderilmesi" seçenek yaptırımına çevrilirken infazda kuşkuya yer vermeyecek şekilde tazmini gereken miktarın belirtilmesi gerekliliğinin dikkate alınmaması hukuka aykırıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 334 KONKORDATODA YETKİLİ KİŞİLERİ HATAYA DÜŞÜRMEK SUÇU İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/10522

K. 2004/4303

T. 16.3.2004

• KONKORDATODA YETKİLİ KİŞİLERİ HATAYA DÜŞÜRMEK SUÇU ( Olağan ve Uzamış Zamanaşımı Süreleri - Müşteki veya Vekilinin Duruşmaya Katılmaması Nedeniyle Davanın Düşmesi )

• ZAMANAŞIMI SÜRESİ ( Konkordatoda Yetkili Kişileri Hataya Düşürmek Suçundan Açılmış Davada - Müşteki veya Vekilinin Duruşmaya Katılmaması Nedeniyle Davanın Düşmesi )

• MÜŞTEKİNİN DURUŞMAYA KATILMAMASI NEDENİYLE DAVANIN DÜŞMESİ ( Konkordatoda Yetkili Kişileri Hataya Düşürmek Suçundan Dolayı Açılan Davada )

• UZAMIŞ ZAMANAŞIMI SÜRESİ ( Konkordatoda Yetkili Kişileri Hataya Düşürmek Suçundan Açılmış Davada )

• DÜŞME KARARI VERİLMESİ ( Konkordatoda Yetkili Kişileri Hataya Düşürmek Suçundan Açılan Davada Müştekinin Duruşmaya Katılmaması )

2004/m.334,349/5

765/m.102/5,104/2

ÖZET :Mahkemenin gerekçeli karar başlığında suçun mal beyanında bulunmamak suçu olarak yazılmasının sehve dayalı olduğu, sanık hakkındaki şikayetin konkordatoda yetkili kişileri hataya düşürmek suçuna yönelik olup, bu suçtan yargılamanın yapıldığı, bu suçun İİK.nun 334. maddesinde öngörülen cezanın nev'i ve miktarına göre TCK.nun 102/5. maddesi gereğince 2 yıllık dava zamanaşımı süresine, TCK.nun 104/2. maddesine göre de 3 yıllık uzayan dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, sanığın savunmasının tesbit edildiği 26.4.2001 tarihli celse itibariyle dava zamanaşımı süresinin gerçekleşmediği belirlenmiştir. Yerel Mahkemesince duruşmanın bırakıldığı 13.3.2002 günü müşteki vekili ve müştekinin duruşmaya katılmaması nedeniyle İİK.nun 349/5. maddesi uyarınca düşme kararı verilmiştir. Duruşma defterinin onaylı suretinin incelenmesinden de müşteki vekilinin duruşmanın 14.3.2002 gününe bırakıldığı ve gününden önce 13.3.2002 gününde duruşmanın yapıldığına dair itirazın yerinde olmadığı belirlenmiştir. Mahkemece gününde yapılan yargılamaya müşteki veya vekilinin katılmaması nedeniyle İİK.nun 349. maddesi uyarınca düşme kararı verilmiş olması doğru bulunmamıştır.

2204 Sayılı İİK Madde 333/a TİCARİ İŞLETMEDE YÖNETİCİNİN SORUMLULUĞU İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2008/3443

K. 2009/1148

T. 2.3.2009

• TİCARİ İŞLETMEDE YÖNETİCİNİN SORUMLULUĞU ( Yönetici Sanıkların Alacaklıları Zarara Uğratmak Amacıyla Şirkete Ait Otobüsleri Sattığı - Eylemleri 2004 SK. Md. 331 Kapsamında Suç Oluşturduğundan Md. 333/a'nın Uygulanamayacağı )

• ALACAKLILARI ZARARA UĞRATMAK KASDIYLA MEVCUDU EKSİLTMEK ( Yönetici Sanıkların Alacaklıları Zarara Uğratmak Amacıyla Şirkete Ait Otobüsleri Sattığı - Eylemin 2004 SK. Md. 333/a Kapsamında Değil Md. 331 Kapsamında Değerlendirileceği )

• ŞİRKETE AİT OTOBÜSLERİN SATILMASI ( Yöneticiler Tarafından Haklarında İhtiyati Tedbir Kararı Bulunan Otobüslerin Satıldığı - Alacaklıları Zarara Uğratmak Amacıyla Mevcudu Eksiltme Suçunun Oluştuğu )

• DAVALARIN BİRLEŞTİRİLMESİ ( Müşteki Vekilinin Sanıklar Hakkında 2004 S.K. Md. 331'e Dayanarak Şikayette Bulunduğu - Daha Sonra Md. 333'e Dayanarak Aynı Konu Kapsamında Sanıklar Hakkında Şikayette Bulunduğu/Davaların Birleştirilip Birleştirilemeyeceğinin Tartışılacağı )

2004/m. 331, 333/a

ÖZET : Ticaret şirketlerinde hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olanlar, alacaklıları zarara uğratmak kastıyla ticari işletmenin borçlarını kısmen veya tamamen ödemeyerek alacaklıları zarara uğrattıkları takdirde, bu işlem ve eylemler başka bir suç oluşturmuyorsa, alacaklının şikayeti üzerine cezalandırılır. Anılan suçun oluşabilmesi için sanıkların işlem ve eylemlerinin başka suç oluşturmaması gerekir. Sanıkların alacaklıları zarara uğratmak amacıyla haklarında ihtiyati tedbir kararı verilen şirkete ait otobüsleri sattıkları anlaşılmaktadır. Sanıkların söz konusu eylemlerinin, alacaklıları zarara uğratmak amacıyla mevcudu eksiltme suçunu oluşturduğu dikkate alınmalıdır.
Sanıklar hakkında aynı iddialara dayanarak müşteki vekilinin alacaklıları zarara uğratmak amacıyla mevcudu eksiltme suçuna dayanarak şikayette bulunduğu tarafları ve konusu aynı olan dosyanın getirtilerek birleştirilmeleri gerekip gerekmediğinin tartışılmaması hukuka aykırıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 333/a TİCARİ İŞLETMEDE YÖNETİCİNİN SORUMLULUĞU İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/3299

K. 2012/5428

T. 18.6.2012

• TİCARİ İŞLETMEDE YÖNETİCİNİN SORUMLULUĞU (Borçlu Şirkete Ait Defterler Kayıtlar ve Banka Hesapları Temin Edilip Üzerinde Bilirkişi Marifetiyle İnceleme Yaptırılıp Takibin Kesinleştiği Tarih İtibariyle Borcu Ödeme Gücünün Bulunup Bulunmadığının Saptanması Gerektiği)

• ALACAKLILARI ZARARA UĞRATMA KASTI (Ticaret Şirketlerinde Hukuken veya Fiilen Yönetim Yetkisine Sahip Olanların Bu Kastla Ticari İşletmenin Borçlarını Kısmen veya Tamamen Ödememesi Suçunda Takibin Kesinleştiği Tarih İtibariyle Borcu Ödeme Gücünün Bulunup Bulunmadığının Saptanacağı)

• TAKİBİN KESİNLEŞTİĞİ TARİH İTİBARİYLE BORCU ÖDEME GÜCÜ BULUNUP BULUNMADIĞI (Ticaret Şirketlerinde Hukuken veya Fiilen Yönetim Yetkisine Sahip Olanların Alacaklıları Zarara Uğratmak Kastiyle Ticari İşletmenin Borçlarını Kısmen veya Tamamen Ödememesi Suçunda Saptanacağı)

2004/m.333/a

ÖZET : Ticaret şirketlerinde hukuken veya fiilen yönetim yetkisine sahip olanların alacaklıları zarara uğratmak kastiyle ticarî işletmenin borçlarını kısmen veya tamamen ödememesi suçunda borçlu şirkete ait defterler, kayıtlar ve banka hesapları temin edilip, üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılıp, takibin kesinleştiği tarih itibariyle borcu ödeme gücünün bulunup bulunmadığı saptanmadan sanıkların mahkumiyetlerine karar verilmesi hukuka aykırıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 332 ACZİNE KENDİ FİİLİ İLE SEBEBİYET VERMEK İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2008/236

K. 2008/1093

T. 26.2.2008

• ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASDI İLE MEVCUDUNU EKSİLTMEK ( Borçlunun Ortak Oldukları Taksiyi Satarak Kendisine Bir Ev Satın Alıp Onu da Mal Kaçırma Kastıyla Devrettiği İddiası - Yargılama Aşamasında da Araştırma Yapılacağı )

• ACZİNE KENDİ FİİLİ İLE SEBEBİYET VERMEK ( Sanığın Borcu Karşılamaya Yetecek Başkaca Mal Varlığının Bulunup Bulunmadığı Konusunda İcra Takip Dosyasında Yapılan Araştırma İle Yetinilmemesi Gerekliliği - Yargılama Aşamasında da Araştırma Yapılacağı )

• BORÇLUNUN MAL VARLIĞININ ARAŞTIRILMASI ( Yargılama Aşamasında da Araştırma Yapılacağı - Alacaklısını Zarara Sokmak Kasdı İle Mevcudunu Eksiltmek )

2004/m. 331, 332

ÖZET : Müşteki tarafça, sanığın icra takibinden önce ortak oldukları taksiyi satarak kendisine bir ev satın alındığı, bunu da bilahare mal kaçırma kastıyla eniştesine devrettiği ileri sürüldüğüne göre gerekli araştırmalar yapılmalıdır. Sanığın borcu karşılamaya yetecek başkaca mal varlığının bulunup bulunmadığı konusunda icra takip dosyasında yapılan araştırma ile yetinilmeyerek, yargılama aşamasında da söz konusu araştırmanın yapılması gerekir.

2004 Sayılı İİK Madde 332 ACZİNE KENDİ FİİLİ İLE SEBEBİYET VERMEK İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2009/3505

K. 2009/4483

T. 22.6.2009

• HACZİN KALDIRILMASI TALEBİ ( Alacaklının 3. Kişi Taşınmazların Borçlu Adına Kayıtlı Olmadığı İddiası İle Haczin Kaldırılmasını Talep Ettikten Sonra Şikayette Bulunduğu - 2004 S.K. Md.332 Kapsamında Yargılamaya Devam Edileceği )

• ŞİKAYET ( Alacaklının Güvende Olduğunu Düşündüğü Alacağının Borçlu Sanığın Başka Borçları Nedeniyle Tehlike Altında Bulunduğunu Düşünerek Şikayette Bulunduğu - Süresinde Olmadığı Gerekçesiyle Davanın Reddedilemeyeceği )

• ACZİNE KENDİ FİİLİ İLE SEBEBİYET VERMEK ( Alacaklının 3. Kişi Taşınmazların Borçlu Adına Kayıtlı Olmadığı İddiası İle Haczin Kaldırılmasını Talep Ettikten Sonra Şikayette Bulunduğu - Şikayetin Süresinde Olduğu )

2004/m. 332, 347

ÖZET : Aczine kendi fiiliyle sebebiyet verme suçunda, taşınmazların borçlu adına kayıtlı olmadığı gerekçesi ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini takiben şikayette bulunulduğundan, şikayet süresinin geçtiğinden söz edilemez. Alacaklının güvende olduğunu düşündüğü alacağının borçlu sanığın başka borçları nedeniyle tehlike altında bulunduğu endişesini taşıması halinde yargılamaya devam edilerek bir hüküm kurulmalıdır.

5237 Sayılı TCK Madde 161 NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK İçtihat

T.C.

YARGITAY

11. CEZA DAİRESİ

E. 2008/11862

K. 2009/2424

T. 13.3.2009

• NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK ( Takdiren Ve Teşdiden Hapis Ve Adli Para Cezası İle Cezalandırılması - Tayin Olunan Adli Para Cezasının Günlüğü 5237 S. TCK Md. 52/2 Uyarınca Takdiren 20.00 Ytl’den Hesaplanmak Suretiyle 10.000 TL. Adli Para Cezasıyla Cezalandırılacağı )

• ADLİ PARA CEZASI ( Nitelikli Dolandırıcılık - Günlüğü 5237 S. TCK Md. 52/2 Uyarınca Takdiren 20.00 Ytl’den Hesaplanmak Suretiyle 10.000 TL. Adli Para Cezasıyla Cezalandırılacağı )

• BİLİŞİM SİSTEMLERİ BANKA VEYA KREDİ KURUMLARININ ARAÇ OLARAK KULLANILMASI SURETİYLE DOLANDIRICILIK ( Adli Para Cezasının Birer Ay Ara İle 20 Eşit Taksitte Tahsiline Taksitlerden Birini Süresinde Ödemediği Takdirde Kalan Taksitlerin Tamamının Tahsiline Karar Verilmesinin İsabetli Olduğu )

5237/m.158/1, 161

ÖZET : Hükümlünün nitelikli dolandırıcılık suçundan eylemine uyan 5237 Sayılı TCK.nun 158/1-f.madde ve fıkra yollamasıyla 158/1-son cümlesi uyarınca takdiren ve teşdiden hapis ve adli para cezası ile cezalandırılmasına, tayin olunan adli para cezasının günlüğü 5237 sayılı TCK.nun 52/2.maddesi uyarınca takdiren 20.00 ytlden hesaplanmak suretiyle 10.000 TL. adli para cezasıyla cezalandırılmasına, adli para cezasının birer ay ara ile 20 eşit taksitte tahsiline, taksitlerden birini süresinde ödemediği takdirde kalan taksitlerin tamamının tahsiline karar verilmesi isabetlidir.

2004 Sayılı İİK Madde 331 AKRABALIK BAĞI İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/7653

K. 2011/1252

T. 14.3.2011

• ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASTIYLA MEVCUDU EKSİLTMEK ( Her İki Şirkete Ait Defterler Getirtilip Mal ve İşletme Devirlerinin Yapılıp Yapılmadığı ve Yapılmışsa Ne Miktar Karşılığında Devredildiği ve Elde Edilen Paranın Akibetinin Ne Olduğunun Araştırılması Gerektiği )

• AKRABALIK BAĞI ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kastıyla Mevcudu Eksiltmek - Elde Edilen Paranın Akibetinin Ne Olduğunun Araştırılması Gerektiği Devreden ve Devir Alan Şirket Ortaklarının Kimler Olduğu ve Aralarında Akrabalık Bağı Bulunup Bulunmadığının Araştırılması Gerektiği )

• MEVCUDU EKSİLTMEK ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kastıyla - Her İki Şirkete Ait Defterler Getirtilip Mal ve İşletme Devirlerinin Yapılıp Yapılmadığı ve Yapılmışsa Ne Miktar Karşılığında Devredildiği ve Elde Edilen Paranın Akibetinin Ne Olduğunun Araştırılması Gerektiği )

2004/m.331,333/a

ÖZET : Şikayet dilekçesinde, borçlu şirket yetkilisi olan sanığın borçlu şirkete ait malları ve işletmeleri alacaklısını zarara uğratmak kastiyle G... Mobilya Temizlik Ürünleri Pazarlama Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne devrettiğinin iddia edilmesi karşısında, her iki şirkete ait defterler getirtilip, mal ve işletme devirlerinin yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa ne miktar karşılığında devredildiği, elde edilen paranın akibetinin ne olduğu, devreden ve devir alan şirket ortaklarının kimler olduğu ve aralarında akrabalık bağı bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 331 ŞİKAYETİN SÜRESİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/8942

K. 2011/1549

T. 28.3.2011

• ALACAKLISINI ZARARA UĞRATMA KASDİYLE MEVCUDUNU EKSİLTMEK SUÇU ( Bir Yıllık Süre Geçtikten Sonra Şikayette Bulunulduğu - Şikayet Hakkının Düşürüleceği )

• ŞİKAYETİN SÜRESİ ( Alacaklısını Zarara Uğratmak Kasdiyle Mevcudunu Eksiltmek Suçu - Fiilin Öğrenildiği Tarihten İtibaren Üç Ay ve Her Halde Fiilin İşlendiği Tarihten İtibaren Bir Yıl Geçmekle Düşeceği )

2004/m.331/1, 347

5237/m.50/1,a, 52/4

ÖZET : Uyuşmazlık, alacaklısını zarara uğratmak kasdiyle mevcudunu eksiltmek suçundan kaynaklanmaktadır. Müşteki vekilinin sanığın işyerini terk etmesi işleminin muvazaalı olarak yapıldığı iddiasıyla bir yıllık süre geçtikten sonra şikayette bulunması ile şikayet hakkının düşürülmesi gerekir.

2004 Sayılı İİK Madde 331 MEVCUDU EKSİLTME İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/1462

K. 2011/1672

T. 4.4.2011

• ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASDİYLE MEVCUDU EKSİLTME ( Sanıkların Kurucu ve Yöneticisi Olduğu Diğer Şirketler Arasında Mal Para Vs. Devri Olduğuna ve Borçlu Şirkete Ait Banka Hesaplarındaki Paraların Özellikle Yeni Şirket Kurulmasına Harcandığına Dair Mahkumiyete Yeterli Delil Bulunmadığı - Sanıkların Beraati Gerektiği )

• MEVCUDU EKSİLTME ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kasdiyle - Sanıkların Kurucu ve Yöneticisi Olduğu Diğer Şirketler Arasında Mal Para Vs. Devri Olduğuna ve Borçlu Şirkete Ait Banka Hesaplarındaki Paraların Özellikle Yeni Şirket Kurulmasına Harcandığına Dair Mahkumiyete Yeterli Delil Bulunmadığı/Sanıkların Beraati Gerektiği )

• MAHKUMİYETE YETERLİ DELİL BULUNMAMASI ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kasdiyle Mevcudu Eksiltme - Sanıkların Kurucu ve Yöneticisi Olduğu Diğer Şirketler Arasında Mal Para Vs. Devri Olduğuna ve Borçlu Şirkete Ait Banka Hesaplarındaki Paraların Özellikle Yeni Şirket Kurulmasına Harcandığına Dair Mahkumiyete Yeterli Delil Bulunmadığı/Sanıkların Beraati Gerektiği )

2004/m.331

ÖZET : Bozma kararına uyulup alınan ek bilirkişi raporunda borçlu şirketle özellikle sanıkların kurucu ve yöneticisi olduğu diğer şirketler arasında mal, para, vs. devri olduğuna, borçlu şirkete ait banka hesaplarındaki paraların özellikle yeni şirket kurulmasına harcandığına dair mahkumiyete yeterli somut, tam ve inandırıcı delil bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanıkların beraatlerine karar verilmesi gerektiği halde, yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 331 ŞİKAYET SÜRESİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/103

K. 2011/2180

T. 26.4.2011

• ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASTIYLA MEVCUDUNU EKSİLTMEK SUÇU ( Adli Para Cezası Verildiği/Şikayetin Süresinde Yapılmadığı - Müştekinin Şikayet Hakkının Düşürüleceği )

• ŞİKAYET SÜRESİ ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kastıyla Mevcudunu Eksiltmek Suçu - Bir Yıllık Şikayet Süresi Geçtiği )

• BEKLETİCİ MESELE ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kastıyla Mevcudunu Eksiltmek Suçu/Şikayete Konu Taşınmazlar Hakkında Tapu İptali ve Tescili Davası Açıldığı - Bu Dava Sonucunun Beklenilmemesinin Hukuka Aykırı Olduğu )

• PARA CEZASI ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kastıyla Mevcudunu Eksiltmek Suçu - Cezanın Çevrilirken Yasa Maddesinin Belirtilmesi Gerektiği )

• AYNI TAŞINMAZLAR HAKKINDA TAPU İPTALİ VE TESCİL DAVASI AÇILDIĞI ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kastıyla Mevcudunu Eksiltmek Suçu - Bekletici Mesele Yapılması Gerekeceği )

2004/m.331, 347

5237/m.50/1-a, 52/4

ÖZET : Alacaklısını zarara sokmak kasdiyle mevcudunu eksiltmek suçundan sanığın adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir. Sanığın şikayete konu taşınmazları kardeşlerine satmasına rağmen bir yıllık süre geçtikten sonra şikayette bulunulması sebebiyle müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmelidir. Ayrıca davaya konu taşınmazlar hakkında muvazaa sebebiyle tapu iptali ve tescil davası açıldığı anlaşılmakla diğer dava sonucunun beklenilmemesi ve cezanın para cezasına çevrilirken yasa maddesinin belirtilmemesi de hukuka aykırıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 331 HİSSE ALIMI İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/8800

K. 2011/2837

T. 23.5.2011

• ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASTİYLE MEVCUDUNU EKSİLTMEK ( Hisse Alımı Yapılıp Yapılmadığının Tespit Edilebilmesi İçin Her İki Şirkete Ait Ticari Defter ve Belgeler Üzerinde Karşılaştırmalı Bilirkişi İncelemesi Yaptırılması Gerektiği )

• HİSSE ALIMI ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kastiyle Mevcudunu Eksiltmek - Hisse Alımı Yapılıp Yapılmadığının Tespit Edilebilmesi İçin Her İki Şirkete Ait Ticari Defter ve Belgeler Üzerinde Karşılaştırmalı Bilirkişi İncelemesi Yaptırılması Gerektiği )

• BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kastiyle Mevcudunu Eksiltmek - Hisse Alımı Yapılıp Yapılmadığının Tespit Edilebilmesi İçin Her İki Şirkete Ait Ticari Defter ve Belgeler Üzerinde Karşılaştırmalı Bilirkişi İncelemesi Yaptırılması Gerektiği )

2004/m.331

ÖZET : Sanıkların, yetkilisi oldukları borçlu Ltd. Şti'ni, alacaklıları zarara uğratmak kastiyle aynı adreste faaliyet gösteren Ltd. Şti'den hisse devraldıklarının iddia edilmesi karşısında, böyle bir hisse alımı yapılıp yapılmadığının tespit edilebilmesi için her iki şirkete ait ticari defter ve belgeler üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılmalı, borçlu Ltd. Şti.'nin üretim tesislerini Ltd. Şti.'ne kullandırıp, kullandırmadıkları araştırılmalı, her iki şirket ortaklarının aynı kişiler olması, hisse devralınan Ltd. şti'nin, borçlu Ltd. Şti'ne ait adreste ve aynı iş kolunda faaliyet göstermesi de dikkate alınarak, yapılan işlem de muvazaa bulunup bulunmadığı, muvazaanın saptanması halinde ise şikayetin süresinde olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayini gerekir.

2004 Sayılı İİK Madde 331 SUÇA İŞTİRAK KOŞULLARI İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/146

K. 2011/2834

T. 23.5.2011

• ALACAKLISINI ZARAR SOKMAK KASDİYLE MEVCUDUNU EKSİLTMEK SUÇU ( Olayın Oluş Şekli ve Sanığın Eylemi Dikkate Alınarak 5237 S.K 37 ve 41. Maddelerindeki Suça İştirake İlişkin Hükümlerin Mahkemece Gözetileceği - Tayin Edilen Cezada Çelişkinin Bulunduğu )

• TAYİN EDİLEN CEZADA ÇELİŞKİ ( Sanık Hakkında Hapis Cezasının Asgari Hadden Tayin Edildiği Halde Aynı Gerekçeyle Gün Para Cezasının Asgari Hadden Ayrılmak Suretiyle Tayin Edilmesinin Hatalı Olduğu - Ceza Tayininde Çelişkiye Düşülemeyeceği )

• SUÇA İŞTİRAK KOŞULLARI ( Olayın Oluş Şekli ve Sanığın Eylemi Dikkate Alınarak 5237 S.K 37 ve 41. Maddelerindeki Suça İştirake İlişkin Hükümlerin Mahkemece Gözetileceği - Alacaklısını Zarara Sokmak Kastiyle Mevcudunu Eksiltmek Suçu/İştirak )

5237/m. 37,41

2004/m. 331/1

5320/m. 8

ÖZET : Alacaklısını zarara sokmak kasdiyle mevcudunu eksiltmek suçundan sanık hakkında, olayın oluş şekline ve suça iştirak ederek katıldığı iddia edilen sanığın eylemine göre, 5237 S.K 37-41. maddelerinde düzenlenen suça iştirake ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği nazara alınmadan sanık hakkında yazılı gerekçe ile beraatine karar verilmesi ve diğer sanık hakkında ise hapis cezası asgari hadden tayin edildiği halde, aynı gerekçeyle gün para cezasının asgari hadden ayrılmak suretiyle tayin edilerek ceza tayininde çelişkiye düşülmesi de hatalıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 331 NOTER SATIŞ SÖZLEŞMESİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/8883

K. 2011/3083

T. 30.5.2011

• ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASTİYLE MEVCUDUNU EKSİLTMEK ( Suça Konu Aracın Satışına Yönelik Noter Satış Sözleşmesi Örneği Getirtilip Satış Tarihi ve Satım Bedeli Tespit Edilmeden ve Satışın Alacaklıdan Mal Kaçırmaya Yönelik Olup Olmadığı Tartışılmadan Beraatlerine Karar Verilmesinin İsabetsizliği )

• NOTER SATIŞ SÖZLEŞMESİ ( Satış Tarihi ve Satım Bedeli Tespit Edilmeden ve Satışın Alacaklıdan Mal Kaçırmaya Yönelik Olup Olmadığı Tartışılmadan Beraatlerine Karar Verilmesinin İsabetsiz Olduğu - Alacaklısını Zarara Sokmak Kastiyle Mevcudunu Eksiltmek )

• SATIŞ TARİHİ VE SATIM BEDELİ ( Tespit Edilmeden ve Satışın Alacaklıdan Mal Kaçırmaya Yönelik Olup Olmadığı Tartışılmadan Beraatlerine Karar Verilmesinin İsabetsiz Olduğu - Alacaklısını Zarara Sokmak Kastiyle Mevcudunu Eksiltmek )

2004/m.331

ÖZET : Sanıklara isnat edilen suç, İ.İ.K.nun 331. maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre: "Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu, alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef eder veya kıymetten düşürerek hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek veya asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksiltirse, aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacaklı alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde cezalandırılacağı" şeklinde düzenlendiği dikkate alındığında suça konu aracın satışına yönelik noter satış sözleşmesi örneği getirtilip satış tarihi ve satım bedeli tespit edilmeden ve satışın alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik olup olmadığı tartışılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde sanıkların ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesi isabetsizdir.

2004 Sayılı İİK Madde 331 ALACAKLIYI ZARARA UĞRATMAK KASTİYLE TAŞINMAZIN MUVAZAALI OLARAK BAĞIŞLANMASI İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/2536

K. 2011/4211

T. 11.7.2011

• ALACAKLIYI ZARARA UĞRATMAK KASTİYLE TAŞINMAZIN MUVAZAALI OLARAK BAĞIŞLANMASI ( Sanıkların Hukuki Durumunun Tayini İçin İtirazın İptaline İlişkin ve Tasarrufun İptali İstemine İlişkin Dava Dosyalarının Sonucunun Bekleneceği )

• KIZINA TAŞINMAZI MUVAZAALI OLARAK BAĞIŞLADIĞI İDDİASI ( Alacaklıyı Zarara Uğratmak Kastiyle )

• BEKLETİCİ MESELE ( Alacaklıyı Zarara Uğratmak Kastiyle Taşınmazı Kızına Muvazaalı Olarak Bağışladığı İddiası - İtirazın İptaline İlişkin ve Tasarrufun İptali İstemine İlişkin Dava Dosyalarının Sonucunun Bekleneceği )

2004/m.331

ÖZET : Şikayet dilekçesinde, sanık tarafından, alacaklıyı zarara uğratmak kastiyle taşınmazı kızına muvazaalı olarak bağışladığının iddia edilmesi karşısında, itirazın iptaline ilişkin dava dosyası ile söz konusu tasarrufun iptali istemine ilişkin dava dosyalarının sonuçlarına göre sanıkların hukuki durumunun takdiri gerekir.

2004 Sayılı İİK Madde 331 ORTAKLAR KURULU DEFTERİNİN İNCELENMESİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/4197

K. 2011/7670

T. 21.11.2011

• ALACAKLIYI ZARARA SOKMAK AMACIYLA MEVCUDU EKSİLTMEK SUÇU ( Sanıklar Hakkında Yeterli İnceleme Yapılmadığı - İcra Takip Dosyaları Getirtilerek Alacakların Aynı Kişiler Olup Olmadığının Saptanması Gerektiği/Sanıkların İmzalarının İnceleneceği )

• ORTAKLAR KURULU DEFTERİNİN İNCELENMESİ ( Boçlu Şirkete Ait Kayıtların İncelerek Aracın Satışına Dair Ortaklar Kurulu Kararı Alınıp Alınmadığı ve Kararın Bulunması Durumunda Sanıkların İmzalarının Bulunup Bulunmadığının Araştırılması Gerektiği )

• SANIKLAR HAKKINDAKİ DAVA ( İstihkak Davasının Sonucunun Bekleneceği - Alacaklıyı Zarara Sokmak Amacıyla Mevcudu Eksiltmek )

2004/m. 331

ÖZET : Alacaklıyı zarar sokmak kastiyle mevcudu eksiltmek suçundan sanık hakkındaki istihkak davasının sonucunun beklerenerek hukuki durumunun takdiri yerine eksik incelemeye dayalı karar verilmesi hatalıdır.İcra takip dosyaları getirilerek alacaklarının farklı olup olmadığı saptanmalıdır.Ayrıca, borçlu şirkete ait ortaklar kurulu defteri getirtilerek, anılan aracın satışına dair ortaklar kurulu kararı olup olmadığı, varsa sanıkların imzaları bulunup bulunmadığı belirlenerek, sonucuna göre hüküm verilmelidir. Kabule göre de sanığın beraati yerine, cezalandırılmasına yer olmadığına karar verilmesi hatalıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 331 CEZA TAYİNİNDE ÇELİŞKİ İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/8364

K. 2012/3676

T. 24.4.2012

• ALACAKLISINI ZARARA UĞRATMA SUÇU ( Suça Konu Bulunan Şikayet Konusu Taşınmaz Hakkında Tasarrufun İptali Davası Açılmış Olduğu - Bu Davanın Sonucu Beklenerek Sanığın Hukuki Durumun Değerlendirilmesi Gerektiği/Bekletici Mesele )

• TASARRUFUN İPTALİ DAVASI ( Bekletici Mesele - Şikayet Konusu Taşınmaz Hakkında Tasarrufun İptali Davası Açılmış Olduğu/Bu Davanın Sonucu Beklenerek Sanığın Hukuki Durumun Değerlendirilmesi Gerektiği/Alacaklısını Zarara Uğratma Suçu )

• BEKLETİCİ MESELE ( Alacaklısını Zarara Uğratma Suçundan Sanık Hakkında/Şikayet Konusu Taşınmaz Üzerindeki Tasarrufun İptali Davasının Sonucu Beklenerek - Sanığın Hukuki Durumunun Değerlendirilmesi Gerektiği/Alacaklısını Zarara Uğratma Suçu )

• CEZA TAYİNİNDE ÇELİŞKİ ( Sanık Hakkında Hapis Cezasının Asgari Hadden Tayin Edildiği - Aynı Gerekçeyle Gün Para Cezasının da Asgari Hadden Tayin Edilmesi Gerektiği/Yerel Mahkemenin Ceza Tayininde Çelişkiye Düşmesinin Hatalı Olduğu )

• SUÇA İŞTİRAK ( Diğer Sanık Hakkında 5237 S.K. İştirake İlişkin Hükümlerinin Uygulanması Gereği - Taşınmazı Satın Alan Konumunda Olduğu Gerekçesiyle Beraate Karar Verilemeyeceği )

5237/m. 37,41,50,52

2004/m. 331

ÖZET : Alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek suçundan sanık hakkındaki şikayet konusu taşınmaz üzerinde tasarrufun iptali davası açılmış olması nedeniyle bu davanın kesinleşmesi beklenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumu değerlendirilmelidir.Ayrıca, kabulü göre de; sanık hakkında hapis cezası asgari hadden tayin edildiği halde, aynı gerekçeyle gün para cezasının asgari hadden ayrılmak suretiyle tayin edilmesi de hatalıdır.Diğer sanık hakkında ise 5237 sayılı kanunun suça iştirake ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekirken beraatine karar verilmesi de hukuka aykırıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 331 SANIKLARIN TAŞINMAZ DEVRİ YAPMASI İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2013/2922

K. 2013/2926

T. 2.4.2013

• ALACAKLISINI ZARARA UĞRATMAK KASTİYLE MEVCUDUNU EKSİLTME SUÇU ( Eksik Araştırma ile Beraat Kararı Verilemeyeceği - Sanıklar Arasında Borç İlişkisinin Olup Olmadığının Araştırılacağı/Varsa Borcun Kaynağının Araştırılacağı/Muvazaa )

• SANIKLARIN TAŞINMAZ DEVRİ YAPMASI ( Gerçekten Alacaklıları Zarara Uğratma Kastıyla Yapılıp Yapılmadığının Tespiti - Devrin Muvazaalı Olup Olmadığı ve Sanıklar Arasındaki Borç İlişkisinin Tespit Edileceği/Mevcudunu Ekstilme Suçu )

• BORÇ İLİŞKİSİNİN HAYALİ BORÇ İKRARINA DAYANIP DAYANMADIĞININ TESPİTİ ( Yeterli Araştırma Yapılmadan Sanıklar Hakkında Beraat Kararı Verilemeyeceği - Alacaklısını Zarara Uğratmak Kastiyle Mevcudunu Eksiltme Suçu/Muvazaa Durumunun Tespiti )

2004/m. 331

ÖZET : Alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek suçundan sanıklar hakkında, sanıkların yapmış oldukları taşınmaz devrinin gerçekten alacaklıları zarara uğratmak kastıyla yapılıp yapılmadığı,devrin muvazaalı olup olmadığı, sanıklar arasında borç ilişkisi olup olmadığı varsa bu borcun kaynağı araştırılarak hayali borç ikrarına dayanıp dayanmadığı tespit edilmeden beraat kararı verilmesi hatalıdır.

2004 Sayılı İİK Madde 331 SAVUNMA HAKKI İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2013/670

K. 2013/2905

T. 2.4.2013

• ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASDİYLE MEVCUDUNU EKSİLTMEK ( Sanığın Suçunu İnkar Etmesi Yasal Savunma Hakkının Kapsamında Kalması Nedeni İle Yasal Olmayan Bu Gerekçeyi Eklemek Suretiyle Bir Önceki Karardaki Soyut İbareleri Kullanarak Yetersiz Gerekçe İle Cezanın Ertelenmesine Yer Olmadığına Karar Verilemeyeceği )

• SUÇUN İNKARI ( Yasal Savunma Hakkının Kapsamında Kalması Nedeni İle Yasal Olmayan Bu Gerekçeyi Eklemek Suretiyle Bir Önceki Karardaki Soyut İbareleri Kullanarak Yetersiz Gerekçe İle Cezanın Ertelenmesine Yer Olmadığına Karar Verilemeyeceği - Alacaklısını Zarara Sokmak Kasdiyle Mevcudunu Eksiltmek )

• SAVUNMA HAKKI ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kasdiyle Mevcudunu Eksiltmek - Sanığın Suçunu İnkar Etmesi Yasal Savunma Hakkının Kapsamında Kalması Nedeni İle Yasal Olmayan Bu Gerekçeyi Eklemek Suretiyle Bir Önceki Karardaki Soyut İbareleri Kullanarak Yetersiz Gerekçe İle Cezanın Ertelenmesine Yer Olmadığına Karar Verilemeyeceği )

• CEZANIN ERTELENMESİNE YER OLMADIĞI KARARI ( Sanığın Suçunu İnkar Etmesi Yasal Savunma Hakkının Kapsamında Kalması Nedeni İle Yasal Olmayan Bu Gerekçeyi Eklemek Suretiyle Bir Önceki Karardaki Soyut İbareleri Kullanarak Yetersiz Gerekçe İle Verilemeyeceği - Alacaklısını Zarara Sokmak Kasdiyle Mevcudunu Eksiltmek )

2004/m.331

5237/m.52/2

ÖZET : Sanığın suçunu inkar etmesi yasal savunma hakkının kapsamında kalması nedeni ile yasal olmayan bu gerekçeyi eklemek suretiyle bir önceki karardaki soyut ibareleri kullanarak yetersiz gerekçe ile cezanın ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi isabetsizdir.

2004 Sayılı İİK Madde 331 FAHİŞ FARK İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2013/1720

K. 2013/4101

T. 22.4.2013

• ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASDİYLE MEVCUDUNU EKSİLTMEK ( Bilirkişi Raporuna Göre Şikayete Konu Taşınmazların Gerçek Değeri İle Satış Değeri Arasındaki Farkın Fahiş Nitelikte Olması Karşısında Suçun Unsurlarının Oluştuğu )

• FAHİŞ FARK ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kasdiyle Mevcudunu Eksiltmek - Bilirkişi Raporuna Göre Şikayete Konu Taşınmazların Gerçek Değeri İle Satış Değeri Arasındaki Farkın Fahiş Nitelikte Olması Karşısında Suçun Unsurlarının Oluştuğu )

• TAŞINMAZLARIN GERÇEK DEĞERİ ( İle Satış Değeri Arasındaki Farkın Fahiş Nitelikte Olması Karşısında Suçun Unsurlarının Oluştuğu - Alacaklısını Zarara Sokmak Kastiyle Mevcudunu Eksiltmek )

2004/m.331

ÖZET : Bilirkişi raporuna göre şikayete konu taşınmazların gerçek değeri ile satış değeri arasındaki farkın fahiş nitelikte olması karşısında suçun unsurlarının oluştuğu ve sanıkların mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği halde yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, isabetsizdir.

5237 Sayılı TCK Madde 161 Hileli İflas İçtihat

T.C.

YARGITAY

11. CEZA DAİRESİ

E. 2009/17340

K. 2010/4311

T. 9.4.2010

• DOLANDIRICILIK ( Şirket ya da Şirket Adına Hareket Eden Kişilerin Ticari Faaliyetleri Sırasında İşleyebilmeleri İçin Öncelikle Bir Şirketin Olması Failin İse O Şirketin Yöneticisi veya Şirket Adına Hareket Etmeye Yetkili Temsilcisi Şirket Müdürü Olması Gerektiği )

• ŞİRKET YA DA ŞİRKET ADINA HAREKET EDEN KİŞİLER ( Ticari Faaliyetleri Sırasında Dolandırıcılık Suçunu İşleyebilmeleri İçin Öncelikle Bir Şirketin Olması Failin İse O Şirketin Yöneticisi veya Şirket Adına Hareket Etmeye Yetkili Temsilcisi Şirket Müdürü Olması Gerektiği )

• ŞİRKET MÜDÜRÜ ( Şirket ya da Şirket Adına Hareket Eden Kişilerin Ticari Faaliyetleri Sırasında Dolandırıcılık Suçunu İşleyebilmeleri İçin Öncelikle Bir Şirketin Olması Failin İse O Şirketin Yöneticisi veya Şirket Adına Hareket Etmeye Yetkili Temsilcisi Şirket Müdürü Olması Gerektiği )

5237/m.158/1, 161

6762/m.14, 15

ÖZET : Şirket ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında dolandırıcılık suçunu işleyebilmeleri için; öncelikle bir şirketin olması, failin ise o şirketin yöneticisi veya şirket adına hareket etmeye yetkili temsilcisi, şirket müdürü olması ve suçun şirketin faaliyeti sırasında ve yine bu faaliyetle ilgili olarak işlenmesi gerekmektedir.

5237 Sayılı TCK Madde 162 TAKSİRATLI İFLAS İçtihat

T.C.
YARGITAY
CEZA GENEL KURULU
E. 2006/6-328
K. 2006/323
T. 26.12.2006
• TAKSİRATLI İFLAS ( Sonradan Yürürlüğe Giren Yasa ile Suçun İşlendiği Zaman Yürürlükte Bulunan Yasaların Hükümlerinin Farklı Olması Halinde Failin Lehine Olanın Uygulanmasının Gerekmesi )
• LEHE OLAN YASANIN UYGULANMASI ( Suçun İşlendiği Zaman Yürürlükte Bulunan Yasa ile Sonradan Yürürlüğe Giren Yasaların Hükümlerinin Farklı Olması Halinde Failin Lehine Olanın Uygulanmasının Gerekmesi )
• 65 YAŞ ÜZERİ SANIK ( 5237 Sayılı Yasa Gereğince Geçmişte Hapis Cezasına Mahkum Olmayan ve Suç Tarihinde Altmış Beş Yaşını Doldurmuş Bulunanlara Verilen Bir Yıl veya Daha Az Süreli Hapis Cezasının Adli Para Cezasına veya Seçenek Tedbirlere Çevrilmesi )
765/m.2,507,522
5237/m.7,50,162
ÖZET : Ceza Hukukumuza hakim olan genel prensip, suç tarihinde yürürlükte olan ceza yasasının uygulanmasıdır. Ancak gerek 765 sayılı Türk Ceza Yasasının 2/2., gerek 5237 sayılı Türk Ceza Yasasının 7/2. maddesinde bu genel prensibe istisna getirilmiş ve suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan yasa ile sonradan yürürlüğe giren yasaların hükümlerinin farklı olması halinde, failin lehine olanın uygulanması kabul edilmiştir.