2 Eylül 2013 Pazartesi

2004 Sayılı İİK Madde 331 MEVCUDU EKSİLTME İçtihat

T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2011/1462

K. 2011/1672

T. 4.4.2011

• ALACAKLISINI ZARARA SOKMAK KASDİYLE MEVCUDU EKSİLTME ( Sanıkların Kurucu ve Yöneticisi Olduğu Diğer Şirketler Arasında Mal Para Vs. Devri Olduğuna ve Borçlu Şirkete Ait Banka Hesaplarındaki Paraların Özellikle Yeni Şirket Kurulmasına Harcandığına Dair Mahkumiyete Yeterli Delil Bulunmadığı - Sanıkların Beraati Gerektiği )

• MEVCUDU EKSİLTME ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kasdiyle - Sanıkların Kurucu ve Yöneticisi Olduğu Diğer Şirketler Arasında Mal Para Vs. Devri Olduğuna ve Borçlu Şirkete Ait Banka Hesaplarındaki Paraların Özellikle Yeni Şirket Kurulmasına Harcandığına Dair Mahkumiyete Yeterli Delil Bulunmadığı/Sanıkların Beraati Gerektiği )

• MAHKUMİYETE YETERLİ DELİL BULUNMAMASI ( Alacaklısını Zarara Sokmak Kasdiyle Mevcudu Eksiltme - Sanıkların Kurucu ve Yöneticisi Olduğu Diğer Şirketler Arasında Mal Para Vs. Devri Olduğuna ve Borçlu Şirkete Ait Banka Hesaplarındaki Paraların Özellikle Yeni Şirket Kurulmasına Harcandığına Dair Mahkumiyete Yeterli Delil Bulunmadığı/Sanıkların Beraati Gerektiği )

2004/m.331

ÖZET : Bozma kararına uyulup alınan ek bilirkişi raporunda borçlu şirketle özellikle sanıkların kurucu ve yöneticisi olduğu diğer şirketler arasında mal, para, vs. devri olduğuna, borçlu şirkete ait banka hesaplarındaki paraların özellikle yeni şirket kurulmasına harcandığına dair mahkumiyete yeterli somut, tam ve inandırıcı delil bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanıkların beraatlerine karar verilmesi gerektiği halde, yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

DAVA : İ.İ.K.nun 331 inci maddesine muhalefet etmek suçundan sanıklar H. E. ve K. E.’nin İ.İ.K.nun 331, 5237 Sayılı T.C.K.nun 50/1-a ve 52/2 nci maddeleri gereğince 3.600,00 TL ve 400,00 TL adli para cezasıyla cezalandırılmalarına karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde sanıklar vekili ve şikayetçiler vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C. Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak gereği düşünüldü:
KARAR : 1- ) Bozma kararına uyulup alınan ek bilirkişi raporunda borçlu şirketle özellikle sanıkların kurucu ve yöneticisi olduğu diğer şirketler arasında mal, para, vs. devri olduğuna, borçlu şirkete ait banka hesaplarındaki paraların özellikle yeni şirket kurulmasına harcandığına dair mahkumiyete yeterli somut, tam ve inandırıcı delil bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanıkların beraatlerine karar verilmesi gerektiği halde, yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
2- ) Kabule göre de; 5252 Sayılı T.C.K.nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3 üncü maddesinde yer alan "lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir" hükmü karşısında, "suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 2004 Sayılı İ.İ.K.nun 331 inci maddesiyle 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5358 Sayılı Yasayla değişik İ.İ.K.nun 331 inci maddesiyle 765 ve 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunlarının ilgili hükümleri olaya uygulanıp, leh ve aleyhteki hükümleri ayrı ayrı ele alınarak, ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması, cezanın bireyselleştirilmesine dair hükümlerin de kararın gerekçe bölümünde tartışılıp sonucuna göre lehe Kanunun belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi,

yarx

SONUÇ : Yasaya aykırı olduğundan temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, temyiz harcının istenmesi halinde iadesine, 04.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder